Sorja VS Minam

tarafından **Hwan Soo Ji** Cuma Kas. 09, 2012 10:47 am

Hwan Soo Ji & Kwon Eun Yeol

Omzundan geriye doğru baktı. Peşinden birinin gelmesini istediğini sanmıyordu. İstemiyordu. Kesinlikle. İfadesiz suratından duygu okumak oldukça zordu. Aslında içten içe heyecanlıydı ve etrafta insanlar olmadığında daha iyi hissediyordu. Tabi yalnızken dahi duygularını yansıtmak konusundan beceriksizliğe sahipti. Kaç gün olmuştu Seul'a geldikleri? Bir gün, dört gün. Günler çoğaldıkça saymayı bırakmıştı. Çadırın en gerisindeydi. Fazla karanlık değildi kesinlikle ama kocaman sirk çadırında pekte fark edilecek bir yer değildi. Zorlanmadan demirliklere tutundu ve kendisini yukarıya doğru çekti. Fazla yukarıya çıkmıyordu. Çünkü dikkat çekebilirdi. Çadırın işlemeli perdesini açtı ve kare biçimde ki küçük açıklıktan dışarıya baktı. Aslında medeniyetten uzak sayılabilirlerdi ama Seul'da ki göklere uzanan binaları görebiliyordu. Hiç dışarıya çıkmamıştı. Gerek duymuyormuş gibi görünmesine karşın aslında can atıyordu ama dışarıya çıkmaktan korkuyordu çünkü tanıdığı söylenemezdi. Tüm hayatı sirkte geçmişti. Sirkin çadırları içerisinde doğmuş ve sirkin çadırları içerisinde muhtemelen ölecekti. Demirliklerin kenarına oturdu ve aşağı kaymamak için ayaklarını demire doladı. Elini yavaşça açıklığa, güneş ışığının geldiği noktaya doğru götürdü. Birkaç hafta önce hissettiği deri yanmasının hayal ürünü olabileceğini düşünüyordu ama... Birkaç dakika daha bekletmesine kalmadan derisinin üzerinde hafif bir yanma hissetmeye başladı. Bu normal bir ısı değildi. Neredeyse eline kaynar su dökülmüş gibi hissediyordu. Elini hızla geri çekti ve parmaklarını pütürleşmeye başlamış kızarıklık üzerinde gezdirdi.

Ama gene de perdeyi kapatmadı. Şehrin sesini duyması oldukça zordu. Şehirden fazla uzak olmayan açık bir alana çadırlarını kurmuşlardı. Geçen yıllarda Seul'a geldikleri gibi. Bir döngü içerisinde son noktaları ve başlangıç noktaları Seul oluyordu. Tabi sezon tatile girmişti çoktan. Buraya ilk geldikleri etraf kara sarılmışlardı. Hoş halen daha ara ara kar atıştırıyordu. Kurdukları çadır birçok insana muhtemelen saçma geliyordu ama bu basit bir sirk çadırı değildi. Tüm sirk çalışanları burada kalıyordu ve bir-iki ay içerisinde burayı eve çeviriyorlardı. Kendi ısınma düzenleri bile vardı. Sadece klasik kalan gösteri alanıydı. Tabi çadırın diğer bölümleri de fazla yeni değildi. Hatta karmakarışıktı. Geceleri uyuduğu sirk aynaları gibi mesela. Birbirlerine geçen aynaların ortasına kurulur ve öylece uyurdu. Birçok insan hatta her ne kadar garip davranışları olan sirk çalışanları dahi Sorja'ı daha garip buluyorlardı. Pek umurunda olduğu söylenemezdi.

tarafından **Kwon Eun Yeol** Cuma Kas. 09, 2012 11:48 am

Geniş bol eşofmanı içinde adeta bacakları kaybolup gidiyordu.Arkasında komik bir görüntü bıraktığının farkındaydı fakat kulaklıklarını takmış hiçbir şeyi umursamayan bir genç portresi çizmeyi başarmıştı.Gözleri yarı açıktı ve kolu altında kalınca bir çizgi roman taşıyordu.Şu alışkanlıklarından hala vazgeçememişti.Üşümüş ellerini ceplerine sokup lolipopun ağzında bıraktığı o küçük aradan olabildiğine derin bir nefes aldı.Tanrım.Burnu üşüyordu,sonuçta bu çadır en fazla en kadar sıcak olabilridi ki?.Kaç yıl geçemsine rağmen halen çok sıcak bir ortamı arıyordu.Fark edemiyordu işte o sıcak ortamın sadece annesinin kucağında uyumakla olduğunu...Gözlerini yumup parmak ucuyla bir iki adım daha attı.Sessizliğin hakim olduğu bir yerdeydi.Tahmin ettiği gibi şu dışarıdan korkan trapezci bücür de buradaydı.İster istemez gülümsedi,evet o kızdan hoşlanıyordu.Yani bunu kendsine itiraf etme kapasitesine sahipti,fakat sadece romantik değildi.O kadar çok kızla çıkmıştı ki içinde romantiğin r'si bile kalmamıştı.Kulaklıklarını çıkarıp demire tutunan kızın beline ellerini doladı.Onu korkutmaktı niyeti,yani evet bu oldukça belli oluyordu.''Seni bir gün dışarıya kaçırmalıyım.Baksana nasıl melül melül bakıyorsun.''Ağzındaki lolipop konuşmasını bir denli engelliyordu fakat yine de ses tonu anlaşılırdı.O lenslerle adeta evrim geçirmiş gözlerini kıza dikmişti.''Eveet,yine bir değişim yok.'' Neden böyleydi?Yani..Evet yani çoğu hatta Sorja hariç tüm kızlar onun cazibesine kıpılıp giderdi.Böyle kifayetsiz bir şekilde bakmak yerine sırmaşırlardı.Ama Sorja öyle değildi.Mattı bi' kere.O pürüsüz denecek kadar güzel yüzü ifadesizdi daima.Sirkte çalışıyor daha doğrusu sirkte doğmuş olmasına rağmen o hep aynıydı.12 yaşında onu tanıdığından beri böyle miydi.Hatırlamıyordu,ama büyük ihtimal öyleydi.Azğdındaki lolipopu çıakrıp kıza sertçe baktı.''Söylesene bana karşı neden böylesin.?Yoksa...yoksa...''Yüzü başka bir taraf çeivrdi.Yüzündeki ifade acılıydı,yani alayla karışık olmasına rağmen.''Beni itici mi buluyorsun?''Bunu Sorja'ya bir çok kez sormuştu,ve yine soruyordu.O yılışkan halini tekrardan almıştı.Hiçbir kızın önünde böyle değilken Sorja'nın önünde şapşal bir oğlan oluyordu resmen.İşte kişiden kişiye fark vardır terimi onun için bu durumda uyuyordu.

tarafından **Hwan Soo Ji** Cuma Kas. 09, 2012 12:43 pm

Beline dolanan eller ile kasılmasına rağmen her zaman ki ifadesiz yüzünü yavaşça çevirdi ve tanımlamakta dahi uğraşmadığı garip tonlara sahip lensli gözlere gözlerini dikti. Kesinlikle alışmıştı artık. Tabi bu korkutma çabalarının (!) ilk bölümünde de aynı ifade ile Minam'a bakmıştı. Bakmaya da devam edecekti. Perdeyi tutan elini bıraktı ve Minam'a bakmaya devam ederek -tabi ki kaskatı yüzü ile- demirlere doladığı ayaklarını çözdü ve aşağıya atladı. Minam'da nefret ettiği belirgin şeylerden biriyde boyuydu. İster istemez yüzünü kaldırarak bakmak zorunda kalıyordu ve bundan hiç hoşlanmıyordu. Siyah kazağını çekiştirdi. "Minam bu cevabı kaç kez verdiğimi sayamıyorum artık. Artık cevap vermeyi de kesecem. Seni yoksaymama ne dersin?" Onunla nasıl tanıştığını doğru düzgün hatırladığı söylenemezdi. Hatta hiç hatırlamıyordu. Kaç yaşındaydı? Beş-Altı. Hoş pek önemi yoktu onun için. Belki de tanışmamayı dilerdi ve karanlıkta sakin sakin içine kapanırdı ama her fırsatta Minam karşısına çıkıyordu ve anlaşılan bundan zevk alıyordu. Sirkte başka kız yokmuş gibi bana bulaşıyor. Açık kahverengi saçlarını hızla kafasının tepesinde dağınık bir topuz yaptı ve Minam'a kısa bir bakış atıp gerisin geriye dönerek yürümeye başladı. Ondan kurtulmayacağından emindi artık ama bir umut belki de başka biri ile uğraşmaya gider diye bekliyordu. Çoğunlukla sirkteki insanlardan uzak durmaya çalışıyordu. Evet. Onları kesinlikle ailesi gibi görüyordu. Annesi kaçıp gitmişti. Babasını da tanımıyordu zaten. Ama her şekilde onlardan uzak durmaya özen gösterir gibiydi. Kendisini onlara karşı bir yük gibi görmüyordu. Sanırım. Bir nevi. Sirkin onu bırakmayacağından emindi. Çünkü Midnight'ta ki en iyi trapezci kendisiydi. Tabi birde Minam vardı. Her gösteriye onunla çıkmak gibi bir zorunluluğu vardı tabi. Hoş bunu daha önce Minam'a da belirmişti. 'Sadece gösterilerde konuşmaya ne dersin? Hoş seninle iletişim kurmak istediğimi pek zannetmiyorum.' Vahşi kediciklerine Minam'ı yedirtebileceğinden emindi. Tabi kediciklerine insan yedirtmeye başladığını Dongmin öğrense kendisi de kediciklerin kafesine atılırdı muhtemelen. Gerçekleşmeyecek olgular. Omzundan geriye doğru döndü. Peşinden gelen Minam'a alışmıştı artık. Acaba benimle uğraşması kaç dakika sürecek?... Belki de saat.

tarafından **Kwon Eun Yeol** C.tesi Kas. 10, 2012 1:33 am

Saçını toplayan Sorja'yı alıcı gözle süzdü.Evet cidden onu izlemekten hoşlanıyordu.En azından gözlerinin onu görebilecek kadar yakın olmasından mutluydu.Zaafı olduğu bu kıza dalmışken onun aniden hareke etmesi ile içine dalmış olduğu engin denizlerden çıktı.Evet bir kuyruk gibi kızı arkasından takip ediyordu.Normalde bunu Sorja'dan başka hiçbir kıza yapmamıştı,ama onu yapıyordu.Çünkü cidden ona sahip olmak için çıldırıyordu.Onun kısa bir gülümsemesini bile görmek için adeta can atıyordu.Kızdan gelen ses ile irkildi.Yerinde sabit durup ilerleyen kızın arkadasından sert bir ifadeyle bakıyordu.Sadece gösteriler?hahaha!Yani kızın dediklerinin onun açısında kabul edilir bir tarafı yoktu.Böyle yılışık olmasının nedeni kızla iletişime geçmeyi istemkken,onun böyle demesi sinirlenmesine nedne olmuştu.''Bu keslinkle imkansız.'' Evet onun açısından imkansızdı.Ciddi bir duruşu vardı,kız da arkasına gerisin geriye döndüğünde bunu görmüştü.Fakat sadece alayla gülümsemişti.
Sessizce yürüyorlardı.Fakat nereye?Şuan takip eilen değil de tekip eden konumunda olduğundan bunun farkında değildi.''Beni bıktırmaya mı çalışıyorsun.Bana göre hava hoş,seni dünyanın sonuna kadar takip edebilirim.''Sorja'dan en ufak bir ses çıtırtısı bile çıkmamıştı.'Umarsamıyorum'u oynuyordu bir nevi.Soğuktan sertleşmesini istemediği illerini cebine tekar soktu ve olabildiğine gerildi.Soğuk uykusunu getiriyodu yavaş yavaş,ama tabi uyumak için sıcacık bir odası bile yoktu.Hüzünlendi.Kore'ye geldiklerinde genellikle şu populer olan
spalarda ve ya başka bir tabirler halk hamamlarında gecelerdi.Çünkü oralar sıcaktı.Yere dikmiş olduğu bakışlarını Sorja'nın tam yanı başında durunca kıza yöneltmişti.''Neden durdun genç bayan?'' Sevgiyle gülümsüyordu,fakat ona dönen kızın yüzü halen ifadesizdi.Ne yazık ki.

tarafından **Hwan Soo Ji** C.tesi Kas. 10, 2012 2:05 am

Peşinden ayrılmayacağını biliyordu. Neredeyse banyo yaparken bile aniden yanından biteceğini düşünmeye başlamıştı. Tabi böyle bir durumla karşılaşmamıştı. Hoş karşılaşsa onu gerçekten aslanların arasına atardı. İfadesiz suratını ondan yana çevirdi. Belki hakaret falan etmeye başlardı ama bu dahi Minam'ı etkilemezdi şüphesiz. Şu gülümsemesi yok mu? Sinirlerimi geriyor. "Neden gidip çalışmıyorsun? Son gösteride neredeyse düşecek gibiydin. Unutma. Bir daha seni tutmam. Bırakabilirim." Ellerini kavuşturdu. Böyle yürümek hoşuna gitmiyordu. Dışarıyı izlemek falan istiyordu. Ya da Mir Yoo'a aldırdığı kitapları falan okurdu. Ama Minam yanı başındayken yürümekten daha fazlasını yapacağını biliyordu. Peşinden ayrılmaması Sorja için tam sinir krizi geçirebileceği ve çığlıklar atabileceği kadar gerici bir durumdu ama kendisini sabit tutuyordu. Tutmasına dahi gerek yoktu aslında. Her zaman düzdü. Ölü gibi ve siyahlar içinde. Çadırın karanlığına gömülse hiç fark edilmeyeceğinden emindi. Halen daha sızlayan elinin üzerinde kızarıklığa kısa bir bakış attı ve yumruğunu sıktı. Umursamaz tavırları ile gösteri merkezine doğru ilerliyordu. Belki de trapez platorfuma çıkardı. Ne olsa tek kişilikti ve Minam peşinden gelirse yer kalmadığı için onu aşağıya ittiğini bahane ederek onu hiç güç sarf etmeden aşağıya gönderebilirdi. Tabi gösteri alanın merkezinde kanlar içinde bir Minam görmek hoşuna gitmezdi. Aptalca düşüncelere kayıyorsun Sorja.

Yuvarlak gösteri merkezini çevreleyen bloğa çıktı ve geri geri yürümeye başladı. Arkasından gelen Minam'a bakıyordu. Her adımımı takip ediyor. Minam'ın neden böyle davrandığını anlamaya çalışıyordu. Woobaek ile sirkte ki kızları ellerinden geçiren biriydi. Tanrı bilir dışarıda ne yapıyordu? Sorja kesinlikle sirkteki akrobat kızlar gibi değildi. Onlar zaten her gülüşe kanan, inanan aptal kızlardı. Tabi bu şekilde Minam ve Woobaek'te istediklerine ulaşıyorlardı. Evet. Kızlar aptal. Ama Minam ve Woobaek daha aptal. Aniden durdu ve Minam'a doğru yürümeye başladı. Ortaya çıkan boy sorununa aldırış etmemeye çalışıyordu. Hızla Minam'ın yarım ağızla tuttuğu lolipopun ince beyaz sapını tuttu ve çekti. "Çocuk gibisin."

tarafından **Kwon Eun Yeol** C.tesi Kas. 10, 2012 1:16 pm

Düşmek...

Aaah!Neden hatırlattı şimdi bu!

Vampir oalcağım.Hahahha!

''Sadece sana karşı çouk gibiyim.Umarım bunun zamanla değilmesini sağlamazsın.''

''Çünkü ben hep böyle kalmak istiyorum.''

tarafından **Hwan Soo Ji** Paz Kas. 11, 2012 12:17 am

"Sessiz durman hoşuma gidiyor." Yapay bir tebessüm ile baktı ve ardından yeniden ifadesiz hale geldi. Minam'ın çenesini çevik bir hareketle yakaladı ve ağzını açmasını sağladı. Gerisin geriye de lolipopu ağzına tıktı. Etrafta kendisini kurtarabileceği biri de yoktu. Dışarıya kaçamazdı. Çadırda zaten Minam peşinden hayatta ayrılmazdı. Trapez platformuna kısa bir bakış attı. Belki de Minam'ı kanlar içinde yatıyor görmek o kadar da kötü olmazdı. İçten içe sıkılgan bir tavrı vardı ama bunu yansıtmıyordu. Muhtemelen Minam onu şu dakika çözülmeye uğraşıyordu ama tabi ki yapamazdı. Tek bir mimik dahi yoktu. Hatta bedensel olarak bile bir heykeldi. Ellerini kavuşturdu ve yeniden geriye dönüp yürümeye başladı. Ama kendisinde dahi mecal kalmamıştı. Çadır malzemelerinin nakliyeti için kullandıkları kocaman tahta kutunun tepesine çıktı ve oturdu. En azından boy farkını kapatmış olduk. Siyah kazağının kollarını çekiştirdi ve kutunun üzerinde budist heykel pozisyonunda oturarak ayaklarını çaprazladı. "Senden daha fazla nefret etmemi istiyorsan. Böyle kalabilirsin. Ayrıca cevap verme. Sinirlerimi geriyorsun." Uzun süredir böyle didiştiklerine emindi. Neredeyse... Bir-iki yıldan beri böylelerdi ve Minam'da hiç bir değişiklik yoktu. İfadesel açıdan kendisinde de bir fark yoktu ama içsel açıdan sinir krizileri geçirecek seviyeye yükselmişti. Sebenini anlamaya çalışıyordu. Sirkteki diğer kızlar ile uğraşabilirdi ama onlardan sıkılıp kendisine dadandığını da düşünüyordu. Woobaek bile böyle değil. Tam karşısında durup bir taraftan lolipopu emen ve ucube işi lensler taktığı gözler ile kendisini izleyen Minam'a baktı. İşaret parmağını kendisine doğru yaklaşması için oynattı. Tabi o anda Minam'ın yüzünde beliren gülümsemeden dolayı neredeyse kusacak gibi hissediyordu. Kendisiyle bu kadar uğraşmasa bu kadar nefret etmezdi herhalde. Diğer sirk halkı ile olan sevimli ve sempatik (!) ilişkilerini ona da yöneltebilirdi. Ama bu artık eksilerde bir olasılıktı. Sanırım.

tarafından **Kwon Eun Yeol** Salı Kas. 13, 2012 11:56 am

Bir kız nasıl bu kadar sert olabiliyordu?Artık akıl sır erdiremez duruma gelmişti.Ağzı kanamasına rağmen sert br şekilde ağzına sokulmuş olan çilekli lolipopunu çıkartmadı.Sabırla bitmesini bekleyecekti,tıpkı Sorja'nın inadını kırmak için beklediği gibi...Derin bir nefesi sitemle kaırşık içine çekip arkasını dönüp yürümeye biraz düşük tempoyla devam eden Sorja'yı takip etti.Kızın bir kutunun üzerine yerleştiğini görünce ellerini dizlerine dayayarak bedenini eğiltti.Yere oturmak istemediğinden anca böyle olmak ona iyi gelebilirdi.Kısa bir vakit sonra düzeldi.Bir tanrıça ihtişamıyla tam da karşısında duruyordu Sorja.Bir an için göz göze geldiler.Genç kız bir el işaretiyle kendisine doğru gelmesini sağlamıştı Minam'ın.Yavaş adımlala kıza daha da yaklaştı.Aynı uzunlukta görünüyorlardı.Kızla yüz yüzü olmalarına yakın kaldığı sırada duraksadı.Daha fazlasını yaparsa tokat yiyeeğine emindi.Ama Sorja devam etmesini gözleriyle dile getirmişti.Heycanla yutkundu ve kızla yüz yüze gelince yine durdu.Nefes alış verişlerini duyabiliyordu ki bu oldukça kısa sürdü.Kız bir anda kısa masum bir öpücük kondurmuştu dudaklarına.Aslında pek öpücük sayılmasa bile Minam küçük dilini yutacak duruma gelmişti.Aklı allak bullak olmuştu,sonuçta biraz önce oldukça sertti Sorja.Ve şimdi de isteyerek onu öpmüştü.Bu güzel histen hemen sonra Sorja elleiyle Minam'ı geriye itmişti.Olayın etkisinden hala çıkamadığı yüzünden anlaşılıyordu.İlk öpücüğü çalınmış bir kız gibi ellerini dudaklarına götürdü,ve hemen geri çekti.Sanki ilk öpücüğüydü,Sorja'nın alayla güldüğünü duymuştu.Daha fazla rezil olmamak için silkindi.Ve kızla göz teması kurdu.''Neden bu kadar kısa masumdu?Senden aldığım ilk öpücüğün uzun şehvet dolu ve iç açıcı olmasını dilerdim açıkcası.'' Kendinin bile söyleyebileceğini düşünmediği şeyleri dile getirmişti Sorja'nın önünde.Kızın buna şaşırmış olacağını düşünüyordu-tıpkı kendsi gibi.Kızın onu griye itmesine rağmen kıza daha da fazla yaklaştı.Sorja'nın şaşkınlığı yüzünden okunabiliyordu.''Tahmin edersin ki daha fazlasını istiyorum.'' Tam anlamıyla playboy moduna hakim olmuş durumdaydı.Şuan Sorja'ya karşı büyük bir istek duyduğu oldukça belliydi.Küçük bir öpücük karşılığında daha fazlasını istiyordu.Evil evil sırıttı.Garipti ki Sorja şuana kadar sakinliğini bozup yüzüne bir tokat patlatmamıştı.Kızın istediği yönde bir tepki vereceğini düşünmese de vereceği tepkiyi de kestiremiyordu.

tarafından **Hwan Soo Ji** Çarş. Kas. 14, 2012 7:11 am

Onu alaya aldığını belli etmek istercesine yüzünde çarpık bir gülümseme ona doğru baktı. Elini Minam'ın çenesine doğru götürdü ve tuttu. Gözlerini, gözlerine dikerken yeniden ifadesiz suretine bürünmüştü. "Daha fazlasını mı istiyorsun?.. Bu neydi ki? Masum bir öpücük mü? Bunu öpücük olarak adlandırmak bile saçma. Sadece tenin tena temasıydı Minam. Senin yüzüne dokunmak ya da vurmak gibi. Sıradan. Önemsiz. Değersiz." Hızla çenesini bıraktı ve gerilemesineden neden oldu. Kutudan yavaşça kalktı ve alaylı bir gülümseme ile bir kez daha Minam'a baktıktan sonra arka tarafa doğru ilerlemeye başladı. Aslında bu kendisinin ilk öpücüğü bile sayılabilirdi. Ama içsel duyguları o kadar körleşmişti ki buna önem vermiyordu. Hoş Minam'a söylediği gibi. Tenin tene temasından ibaret sayıyordu. Bunu neden yaptığını bilmiyordu açıkçası. Muhtemelen bu olaydan sonra Minam daha fazla başına bela olacaktı ama içten içe onu sinir etmek ve aklından bir saniye dahi çıkmamak istiyordu. Psikolojik işkence bir nevi. Kesinlikle yorulmuştu ve uyumayı planlıyordu ama peşinden gelen Minam yüzünden uykudan bile kaçmak isteyeceğinden emindi. Sirk aynalarının arasından geçerken aynalarda ki garip görüntüsüne kısa bir bakış atmakla yetindi. Çocukların bu aynaların önünde eğlenmesini hiç bir zaman anlayamamıştı. Kendi aksine baktığında sanki içini görüyordu. Doğru değildi. Tam değildi. Ailesi yoktu. Duygusal açıdan körleşmişti. Minam tam arkasında durduğunda ancak aynadaki aksini izlediğini fark etmişti. Orada durduğunu dahi anlamamıştı. Minam'ın aksine kaydı bakışları. "Her zaman göründüğün gibisin Minam. Ucube gibi." Minam'ın damarına basmak ve onu bir nevi çıldırtmak hoşuna gitmeye başlamıştı aslında.

tarafından **Kwon Eun Yeol** Salı Ara. 25, 2012 12:28 pm

İçinden mırıldandı.O hiçbir zaman değişmeyecek olan küçücük bir kız. Bu vahşiliğini kimden aldığını merak ediyordu,ve ya bu sert çıkışıp da insanları ezme hobisini.Minam için oldukça değerli bu küçük öpücüğe şimdi ten teması diyordu.Kalbini kırmak istediğinin farkındaydı fakat Minam'a tanrı büyük bir sabır gücü vermişti,tek kelime etmeden kendisini ezikleyip çekip giden kızı takip etmeye başladı.Bu arada o küçük öpücüğü düşünüyordu.Şapşal bir ifadeyle sırttı.Sorja tamamı ile aşık olduğunun farkındaydı.Biraz yürüdükten sonra bir sürü aynanın olduğu kısma geldiklerinin farkına vardı.Tabi tüm dikkatini önündeki o asi kıza verdiğinden etrafına inceleyici gözlerle bakmadı,sonuçta her zamanki bir manzaraydı.Bir adım daha atacakken Sorja'nın aşağılayıcı sözleri karşısında susup yerinde kaldı.Ucube gibi. Minam alayla güldü ve kızın aynalara yansıyan görüntüsüne gözleri dikti.Bir kaç saniye sonra Sorja Minam'a dönmüştü,galiba aynalardan rahatsız olmuştu.Fakat Minam bunu umursamayarak kıza yaklaştı.Kız ona iğneleyici gözlerle bakarken kollarıyla onu doladı.Evet ona sıkıca sarılıyordu ve Sorja'nın çırpınmalarına da karşı koymayı başarabiliyordu.O kadar çırpınıyordu ki Minam belli bir süre sonra onu daha da sıktı,karşı koymasını istemiyordu artık.Onun kokusunu hemen yanı başında hissediyordu.Mutlulukla gülümsedi.''Sen benimsin,ben de seninim.'' Sorja'yı daha da sıkıp ekledi;''Ve lütfen kıpırdamayı kes.Bu güzel anı bozuyorsun.'' Yüzünü kızın saçları arasına daha da soktu.Yüzündeki ifade aslında bir çok şeyi belli ediyordu..

tarafından **Hwan Soo Ji** Paz Ocak 13, 2013 8:45 am

Minam'ı omuzlarından kavradığı gibi itekledi. Ama yüzünde ne sinirli ne başka bir duyuguyu yansıtan ifade vardı. Kollarını kavuşturdu. "Hayal aleminde yaşadığını görmek üzücü. Ama bunu bana yansıtma. Eğer bir kez daha bana dokunursan seni herhangi, beklemediğin bir gösteri sırasında bırakırım ve o toprak zemine düşüp bana gülümsersin... Son dakikalarında." Adımlarını geriye doğru döndürdü ve birkaç adım attı. Sonra omzundan geriye bakarak alayla Minam'a gülümsedi. "Ayrıca eğer senin olsaydım muhtemelen o saniye içerisinde intihar etmiş olurdum. Kendini çok fazla büyütüyorsun. Hem hiç düşünmedin sanırım bu kocaman sirkte belki de ait olduğum gibi vardır. Sen hariç." Aynaların arasından yavaşça geçti ve gerisinde Minam'a önem vermeden ilerlemeye devam etti. Birkaç cüce kutuların üzerinde oturmuş, sigaralarını tüttürerek kart oynuyorlardı. Yanlarından geçerken masanın üzerinde ki içki bardaklarından birini kaptı ve yavaşça içti ve sirkin gerisinde uyuduğu kuturların üzerine yerleştirilmiş yumuşak şilteye oturdu ve yaslanarak bacaklarını altına topladı. İlginç peşimde olduğunu sanıyordum.

tarafından **Kwon Eun Yeol** Paz Ocak 13, 2013 12:46 pm

O da bir insandı ve sevdiği bu genç kız tarafından binlerce kez red edilmek kalbinde gün geçtikçe bir şeyleri söküyor ve hissizleşmesini sağlıyordu.Evet hala Sorja'yı delicesine seviyordu fakat bu red edilişler artık umutsuzluğu sürüklemeye başlamıştı onu.O kadar da itici ve sevilmeye bir nebze olsun layık olmayan biri miydi?Neden başka kızlar onu severken sevdiği kız onu biraz olsun sevmeye çalışmıyordu?!Sorja-o güzelliğiyle daha çocukken Minam'ın kalbini çalmış olan kız-arkasını dönmüş giderken Minam'ın gözlerinden bir gözyaşı geldi.Eliyle bu yaşları engellemeye çalışsa da akıyordu,ve o buna karşı çıkamıyordu.Kalbi sanki bu sefer daha fazla incinmişti.Ayrıca eğer senin olsaydım muhtemelen o saniye içerisinde intihar etmiş olurdum. Nasıl olmuştu da sevdiği kızın nefretini bu kadar kazanmıştı ki?Minam sadece onun peşine takılıp onu sevmişti.Evet karşılıksız olduğunu biliyordu fakat bu Sorja'dan daha çok kendisini incitmişti. Sorja'ya bir şey yapmış olamazdı...Çünkü en nihayetinde kalbinde ona karşı dokunulmamış masum bir aşk besliyordu...

Elleriyle gözlerini silerken etrafından gelen bir kaç küçük fısıldayış duymuştu.Acilen toparlanmalıydı. İçine derin bir nefes çekip yüksek sesle acı acı güldü.Ne kadar berbat bir durumda olduğunu biliyordu.O sahte gülüşlerin ardından sitemle bağırdı.Sirkteki arkadaşları ona acı acı bakarken yürümeye devam etti.Ama bu sefer Sorja'nın gittiği yöne doğru gitmiyordu.Şuan onu görmek istediğine emin değildi.Sadece ondan olabildiğince uzaklaşabilmek hatta belki de bir kaç hafta sirkten uzak durmayı düşünüyordu.O zaman belki sevdiği kişinin kendisinden nefret etmesini engellemiş olabilirdi.

Hızlı adımlarla,hatta belki de koşarak o büyük sirkin dışına çıkmayı başardı.Geriye döndüğünde sadece kalbinde büyük bir boşluk hissetti.Şimdi kız arkadaşlarından birinin evine gidecek veya boş bir kafayla bugün olan derslerine girecekti.Ne yapacağını bilmiyordu sadece...kötü hissediyordu.

RP SONU!

Sorja VS Minam

Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam

Geri: Sorja VS Minam