Kara Kedi

tarafından **Ahn So Hee** Paz Ocak 06, 2013 5:21 am

SO HEE & DONG HYUN

Bir kaç hafta önce okuldan atılması üzerine 3.sınıf insanların bulunduğu şu ezik okul olan Anyang'a başlamıştı. Gerçekten rezalet bir okuldu. Ailesi ona resmen ders olsun diye bu hücre gibi okula göndermişti. Bu yaşına kadar her isteği yerine getirilmişti. Bir dediği iki edilmemişti. Babası sohee'nin son vakasından sonra onu buraya göndermişti. İşte karşısında Anyang duruyordu. Okula girer girmez hissettiği bu duygu önceden hiç hissetmemişti. Etrafındaki insanlara şöyle bir göz gezdirdi. Gerçekten modern dünyada olmamıza rağman nasıl bu kadar bayağı olabiliyorlar dedi içinden. Zaman gerçekten geçmek bilmiyordu. Dersler boyunca elinden telefonunu düşürmemişti. Hatta hocalardan birinde azar bile yemişti. Ki bu umrunda değil. Eğer buradan atarlarsa memnun bir şekilde kabul edebilirdi. Son ders beste&söz yazılımıydı. İlgisini çekmediği için derse girmedi. Okulda gezmeye karar verdi. Boş boş duracağına şöyle bir çevreyi tanımalıydı. Okulun ana binasına girdi. Dışarıdan küçük gibi gözüksede içinin büyük oldupunu farkettti. Belkide o kadar kötü değildir dedi. Bu düşünce aklından geçer geçmez kafasını salladı. Hayır bu okul ona göre değil. Son derece düşük kalite insanlar içindi. Okul içerisinde ilerlerken kendini uzun bir koridorda buldu. Karşılıklı bir çok sınıf bulunuyordu. Koridorda ilerlemeye başladığında kulağına müzik sesi gelmeye başladı. Kulağını iyice kabarttığında bunun ilerideki odadan geldiğini farketti. İster istemez müziğin geldiği yere doğru yöneldi. Odanın önüne geldiğinde cam kısmından içeri baktı. İçeride bir çocuk dans ediyordu. Hemde oldukça iyi bir şekilde. Elini kapının koluna götürdü. Evet, içeri girmeyi planlıyordu. Ve bunu yapacaktı. Kapının kolunu bastırdı ve ve kapı açıldı. Çocuk o kadar çok konsantre olmuştu ki geldiğini görmemişti. Henüz yüzünü net göremesede çocuğun vücut yapısı oldukça iyiydi. Tam benlik dedi. Müzik slow kısmına geldiğinde çocuk durdu ve arkasını döndü. Sohee ister istemez irkildi. Şimdi çocuk ona dikdik bakıyordu. Bir şey söyleyememişti. Çünkü çocuk gerçekten taştı. Hatta meteor diyebileceği bir tipti. Belki de yanılıyordu. Bu okulda 3.sınıf olmamsı gerekn tipler vardı. Sevimli yüzüne kocaman bir gülücük yerleştirdi. Ve çocuğa doğru yaklaştı. "Rahatsız ettiysem gerçekten üzgünüm. Ben Sohee"

tarafından **Shin Dong Hyun** Paz Ocak 06, 2013 5:44 am

Babası onu aramış ve bugün evde dans için vakit ayıramayacaklarını söylemişti, önemli bir işi olduğunu ama onun okulda ekstra sans çalışmasını istemişti. Aman ne hoş, bir türlü rahat edemiyorum, diye düşünmeden edemedi. Zaten okuldaki dans dersleri yetmezmiş gibi birde ünlü -eski- dansçı babası ona her gün belirli bir saat dans dersi veriyordu ki bunun sayesinde dans yeteneği gerçekten mükemmeldi Dong'ın. En azından okulda tek başına dans etmek, babası ile evde sürekli baştan dans etmek ve daha mükemmel olması için eleştiriler duymak zorunda değildi. Dans odasına girdi ve çantasını kenara koydu. Müzik çalara rastgele bir şarkı koydu ve ayna karşısında ısınma hareketleri yapmaya başladı. Biran önce şu dans saatini bitirip Ae Cha'ın yanına gitmek istiyordu. Aslında bugün dans etmezdi, yani babası nereden görebilirdi ki? Ama yalan söylemekten nefret eden biriydi Dong, bu yüzden doğruyu yapacaktı. Müzik hızlandığında da vücudu ondan istemsiz birden dansa başladı. Sanki dans etmeye proglamlanmış gibiydi. Ne kadar dans etmekten biri olsa da dans ederken büyük keyif duyuyor ve kendini kaybediyordu. Buna kanıt olarak arkasına döndüğünde ki ona kocaman gözlerle bakan bir kızı görmesi olabilirdi. Çantasına doğru ilerledi, kız kendini tanıtmıştı ve Dong sadece başını sallamakla yetinmişti. Aslında çok nazik biriydi ama asosyal olduğu da bir gerçekti. Hayatında yeni değişiklikler yapmak için saatlerce düşünen ve planlı yaşayan biriydi. -tabi geçen hafta ki Ae Cha ile plandışı takıldığı haftasonu hariç- ve yeni insanlarla tanışma işinde sıfır olduğunu biliyordu. Çantasından mavi havlusunu çıkardı ve boynu, yüzünü silmeye başladı. Havluyu yüzünden çekmeden kızın oradan gitmesini umuyordu. Ama havluyu çekerken kızın hala orada olduğunu ve ona baktığını gördü. Gözleri küçük bir bilye gibi dans odasının duvarlarında dolaştı. Ne yapması gerekiyordu bilmiyordu. Ama aklından tek geçen şey Ae Cha bunu görürse benim canıma okur. Evet karşısındaki kızla hiçbir şey yapmıyor olabilirdi ama sevgilisi çok kıskanç biriydi. Derince bir nefes alıp elindeki havluya bakmaya başladı. Daha dans çalışması bitmemişti, yoksa kız burada dans mı çalışacaktı. Büyük ihtimalle çıkmasını istiyordu.

tarafından **Ahn So Hee** Paz Ocak 06, 2013 5:55 am

Çocuktan beklediği bir şekilde cevap alamamıştı. Kendini tanıtmasa bile en azından merhaba diyebilirdi. Belki de odunun tekiydi. Ama şu an bu önemli değildi. Çocuk arkasını dönmüştü. Sohee ise etrafa göz atmaya başlamıştı. Çocuk rahatsız olmuşmuydu bilmiyordu ama şu an buradan ayrılmak istemiyordu. Olduğu yerde dönüp çocukça zıplayarak çocuğa yaklaştı. "Oldukça iyi dans ediyorsun" dedi. Çocuktan bir cevap beklediysede yine sorusu askıda kalmıştı. Ama sohee pes etmeyecekti. "Özel ders alıyor olmalısın. Bende alıyorum. Özel dans hocam tarafından. İstersen sizi tanıştırabilirim. " Bu sefer çocuğun ilgisini çekmiş gibiydi. Çünkü çocuk dönüp ona bakmıştı. Yüzünde kocaman bir gülümsemeyle çocuğa doğru bir kaç adım attı. "Aslında sağır olduğunu düşünmedim değil. En azından bir bayana kibar bir şekilde cevap verebilirsin.Değil mi?"

tarafından **Shin Dong Hyun** Paz Ocak 06, 2013 6:04 am

Hayatta en sevmediği şey, laf sokan bayanlar. Ki şu anda karşısında duran SoHee isimli kız durumu 1-0 yapmıştı bile. Dudağını ısırdı. Gönül isterdi ki o da başkaları gibi laf sokabilsin ama yapamazdı. Birincisi öyle bir insan değildi ikincisi bayanlara kötü söz söylemenin fazlaca kötü olduğu öğretilmişti ona hep. "Adımı söyleme gereği duysaydım söylerdim değil mi?" dedi ve elindeki havluyu boynuna astı. Kızı şöyle bir süzdü, kıyafetleri dans etmeye hazırlanan birine benzemiyordu. Belki de o bu şekilde dans ediyordur. "Eğer dans edeceksen, sıranı beklemelisin. Şuanda burayı ben kullanıyorum." Vayy! Hayatında ilk defa bir kıza karşı bu kadar soğuk davranıyordu. Çantasının dibinde olduğu sandalyenin üzerindeki kol saatini -dans ederken onları hep çıkarırdı- ve saatine baktı. Doğruldu ve kıza doğru baktı. "Daha yarım saatim var. O sırada gidip kendine biraz içeçek alıp bir yerlerde oturabilirsin. Benden sonra kullanırsın odayı." gerçekten kendini aşıyordu Dong. Soğuk ama nezaket kurallarını aşmadan konuşuyordu. Karşısındaki kızdan şimdiden soğuk hava dalgaları alıyordu.

tarafından **Ahn So Hee** Paz Ocak 06, 2013 6:22 am

Çocuk baya sert çıkışmıştı. Aslında böyle bir tepki alacağını zannetmiyordu. İlk kez hayatında birinden bu şekilde azar yemişti. Bu guruna dokunmuştu. "Bak beni yanlış anladın. Ben sadece kendimi tanıtmak istemiştim." İşte şimdi tam sırasıydı. Gözlerinden bir kaç damla yaş düştü. Bunu için kendisini zorlamaya ihtiyacı yoktu. Küçüklüğünde kazandığı bir yetenekti. İsediği herşey için ağlayabilirdi. Şimdi ise çocuğun kendisiyle ilgilenmesi için ağlıyordu. O kadar gerçekçiydi ki kendisiyle gurur duyuyordu. Çocuğun ilgisini çekmiş gibiydi. Yüzünü örten saçlarının altından sinsice gülümsedi. Oltayı atmıştı şimdi ise balığı bekliyordu.

tarafından **Shin Dong Hyun** Perş. Ocak 10, 2013 2:36 am

Karşısındaki kız küçük bir çocukmuş gibi ağlıyordu ve Dong kesinlikle ağlayan kızlara karşı zaafı vardı, asla dayanmazdı. Yutkundu ve kıza doğru birazcık yaklaştı. Kız başını eğmiş ve için için ağlıyordu. Kıza karşı çok kötü konuştum, salak Dong. Nazik olmayı neden bıraktın ki şimdi? Boynundaki havluyu elleri arasına aldı ve sıktı. Kıza biraz daha yaklaştı. "Ben sizi kırmak istememiştim, çok özür dilerim." dedi nazikçe. Sesi sessiz ve ürkek çıkıyordu. Kıza doğru son adımını attı ve onun yanına sokulmuştu. Elini hafifçe kızın omuzuna koydu ve başını biraz eğdi, kızın yüzünü görmeye çalışıyordu. "Lütfen ağlama." bu kendi sesiydi ama ne ara dediğini bilmiyordu. Panik olmuştu, kendisi yüzünden bir kız ağlıyordu ve Dong kız için üzülmüştü. Aklına birden geçen hafta bu odada Ae Cha ile kızıl kafalı bir çocuğu gördüğü geldi. Üstelik çocuğun üstünde oenye yoktu yani çıplaktı. Tamam açıklama yapmışlardı ama Dong daha önce hiç duymadığı bir duıyguyu hissetmişti o an; kıskançlık. Belli etmese de ara da sırada hala Ae Cha'a trip atar gibi davranıyordu. Çünkü kırılmıştı. Nereden geldi bu aklıma? Saçma düşüncelere dalma Dong. Elindeki havluyu tekrar boynuna astı ve bir eliyle kızın omuzunu tuttu diğer eliyle kızın çenesinden. Kızın yüzünü hafifçe kendisine doğru kaldırdı, "Kendimi suçlu hissediyorum. Lütfen ağlama." diye söylendi. Şu andaki durumdan oldukça rahatsızdı ama ağlayan bir kızı bırakıp gidemezdi, üstelik kız Dong Hyun yüzünden ağlıyordu.

tarafından **Ahn So Hee** Perş. Ocak 10, 2013 7:53 am

Çocuk tam da Sohee'nin istediği gibi karşılık vermişti. İşte bu dedi. Ben tam bir şeytanın uşağıyım. Yok yok ben şeytanın tam kendisiyim dedi içinden. Ağlıyışına biraz daha derinlik kattı. Resmen küçük bir kız çocuğu gibi ağlıyordu. Ah bu çok salakça. İnsanlar gerçekten ya çok saftı yada Sohee gerçekten tam bir şeytandı. Ellerini çenesini tutan çocuğunu ellerine götüürdü. Önüne gelen saçların arasından çocuğa baktı. "Gerçekten çok üzgünüm." Birkaç kez burun çektikten sonra -ki bu gerçekten onu ağlamış gösteriyordu- cümlesine devam etti. "Beni gerçekten yanlış anladınız. Üzgünüm, gerçekten." Son cümlelerinden sonra tekrar ağlamaya başladı. Çocuk gerçekten üzgün gibi gözüküyordu. Sohee için için güldü. Bu çocuğu sevmişti. Saf çocuklar gerçekten kolay lokma olurlardı.

tarafından **Shin Dong Hyun** C.tesi Ocak 12, 2013 2:57 am

Aslında biran önce çekip gitmeliydi ama vicdanı onu rahat bırakmıyordu. Annesi onu çok görgülü biri olarak yetiştirmişti. Dudağını ısırdı ve ellerini kızın elleri arasından çekti. Yerdeki çantasına doğru yaklaştı ve içinden daha açmadığı su şişesini çıkardı. Kıza doğru yaklaşırken "Ağlayan birine ne yapılır pek bilmiyorum. Ama bu suyu içersen rahatlabilirsin belki." dedi ve kızın yanına yaklaşıp suyu uzatırken "Belki de su içersen daha çok gözyaşı akar. Bilemiyorum su vermeli miyim sana?" şaşkın ve saçmalıyordu. Gözleri kocaman olmuş şekilde kıza bakıyordu. Ah hadi başını kaldır ve ağlamayı bırak. Gitmeliyim. Kız şişeyi alırken Dong'ın parmaklarına dokunması Dong'ın pek hoşuna gitmemişti ama şimdilik dayanmalıydı.

tarafından **Ahn So Hee** C.tesi Ocak 12, 2013 3:11 am

Önünde saçmalamaya başlayan çocuğa elinden geldiğince masum bir gülücük atmaya çalıştı. "Çok, çok teşekkür ederim." Çocuğun elleri arasında ki suyu yavaşça aldı. Temas eden tenleri çocuğa sanki elektrik etkisi yapmış gibiydi. Hızla ellerini çekmişti. Sohee'nin hiç hoşuna gitmemişti. O öyle tiksinilecek bir tip değil. "Sizi rahatsız ettiysem çok özür dilerim." Başını eğip geriye doğru hareket etti. Eğer daha fazla bu oyuna devam ederse ağzından hiç istemeyeceği kelimeler çıkacaktı. Herşeyi tadında bırakmak en iyisiydi.

tarafından **Shin Dong Hyun** C.tesi Ocak 12, 2013 3:18 am

Eliyle saçlarını havalandırırken kıza düz bir bakış attı. "Hayır hayır sorun değil. Bende erken bitirmeye karar verdim." dedi ve geri geri yürüyerek çantasına yaklaştı. Boynundaki havluyu katlayıp çantasına koydu. Her zaman düzenli biriydi. Çantasının fermuarını yavaşça kapatırken kapıya kaçamak bir bakış attı. Kız hala orada duruyordu. Anlaşılan bu odayı kullanacak. Yoksa neden gitmesin? Çantayı sırtladı ve yavaşça kapıya doğru yaklaşırken kızın ona olan bakışlarını fark etti. Hafifçe başıyla selam verdi. Biran önce kapıdan çıkıp buradan kaçmak istiyordu. Kızın garip bir havası vardı.

tarafından **Ahn So Hee** C.tesi Ocak 12, 2013 3:25 am

Çocuğa nasıl bir harekette bulunması gerektiğini bilmiyordu. Masum bir kız rolüne bürünmüştü sayesinde. Gitme dese yanlış bir izlenim bırakacaktı. Kapıya doğru yaklaşan çocuğa baktı. Hey seninle işim bitmedi demek istedi. Ama bunu yapamazdı. Sadece masum bakışlar fırlatabildi. Şimdilik en iyisi buydu. Çocuk kapıdan çıkarken arkasından bağırdı. "Gerçekten iyi birisin. Ama hala ismini bilmiyorum?" Çocuktan nasıl bir tepki alacağını bilmiyordu en azından ismini öğrenmeliydi.

tarafından **Shin Dong Hyun** C.tesi Ocak 12, 2013 3:56 am

Sonunda kapıdan çıkmıştı ama bela peşini yine bırakmıyordu ve arkasından bağırıyordu. İsmimi ne yapacaksın?! Gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. İsmini söylemekten bir şey çıkmazdı ama.. Bilmiyordu işte. Kendisini küçük bir çocuk gibi istiyordu biran önce şefkat dolu kollara koşmak yani sevgilisinin kollarına koşmak istiyordu. Bu kız cidden ürkütücü. Tek ayağı üzerinde arkasını döndü ve hafifçe bağırırak "Shin Dong Hyun." dedi ve dans odasının kapısının eşiğinde ona bakan kıza son kez baktı ve arkasını döndü. Biran önce buradan uzaklaşacaktı.

tarafından **Ahn So Hee** C.tesi Ocak 12, 2013 4:03 am

Shin Dong Hyun. İşte bu sonunda ismini öğrenmişti. Belki de bu okulda kalması için küçücük bir neden oluşmuştu. Belki de tanrı bunun için onu buraya göndermişti. Kendi kendine sırıttı. Ne zaman tanrıya inanmıştı ki. Belki de inanmalıydı. Kafasında dolaşan saçma düşünceleri dağıtmak için kafasını iki yana salladı. Bu çocuk gerçekten tam ona göreydi ve peşini bırakmaya niyeti yoktu. İster sevgilisi olsun ister olmasın dedi. Arkasını döndü ve ilk defa geldiği dans salonuna baktı. Gerçekten rezalet bir yerdi.

RP SONU.

Kara Kedi

Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi

Geri: Kara Kedi