Anasayfa
Latest images
Arama
Kayıt Ol
Giriş yapI'm Gonna Stay With You
2 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
I'm Gonna Stay With You
tarafından Ryu Yong Ah Çarş. Eyl. 12, 2012 3:38 am
Ryu Yong Ah & Han Yong Yoo
Oda arkadaşının ortalıkta olmaması hoşuna gidiyordu. Son dedikodudan sonra kızın zekası yerine bacak arası konuşmalarında artış olmuştu. Her zaman gözde kız olmak istiyordu. Her konuda. Gwishin'in sitesi de bu konuda oldukça yardımcı oluyordu kendine. Kızın kendine olan nefretini bir nevi konuşulmak için kullanıyordu. Siyah kısa şortunu yukarı doğru çekiştirdi. Bacakları göz önüne çıkmıştı ve kısa şort tüm hatlarını sarıyordu. Pencereye baktığı kadarı ile yağmur yağmıyordu zaten tüm gününü spor salonunda geçirecekti. Kırmızı kısa kollu bluzunu üzerine geçirirken üzerine Anyang Lisesinin arması ve arka tarafına büyükçe Yong Ah yazılı kırmızı-gri şeritli montu geçirdi. Hava o kadar değişkendi ki şu sıralar ne yapacağını istemeden de karıştırıyordu. Muhtemelen çalışmadan sonra yağmur bastıracaktı. Spor ayakkabılarını giyerken bir taraftan da sarı saçlarını kafasının tepesinde düzgünce toplamaya çalışıyordu. Aynada son kez kendisine baktı ve pembe dudaklarını büzüştürüp öpücük yolladı. Eline aldığı spor çantası ile odadan dışarıya fırladı.
Koridorda ilerlerken bir taraftan okul yeni açılmasına karşın şimdiden köle niyetine kullandığı birinci sınıflara tebessüm ediyordu. Ponpon kızları çoktan spor salonuna göndermişti. Futbol takımı ve ponpon kızlar okulun açıldığı ilk haftadan itibaren çalışmalara başlamışlardı. Aslında ponpon kızlar çalışmalara üçüncü haftadan itibaren başlıyordu ama hiç bir ponpon kız futbol takımını bırakmak istemezdi. Merdivenler hızla inmeye devam etti. Bir taraftanda yüzünde gülücüğü kalıcı hale getirmeye çalışır etrafa gülücükler saçmaya devam etti. Bir saniye kontrolünü kaybetse alaycı bakışları ile etrafı süzeceğinden emindi. Yatakhaneden çıktığı gibi bakışları yukarıya kaydı. Lütfen yağmur yağmasın. Yağmurdan nefret ediyordu. Sadece arada sırada çıkarları için yağmur altında sırılsıklam kalıp vücut şovu yaptığı olurdu. Spor kompleksine doğru ilerlerken öğrencilerin azalmasından dolayı rahatlamıştı. Gülümsemek oldukça zordu. Hemde sevmediği insanlara karşı. Kollarını kavuşturdu ve ilerlemeye devam etti. Spor kompleksine öğrenciler sıklıkla uğramazlardı. Normal öğrenciler. Takım ve kızlar her saniye burada olmak zorundaydı. Hem derslerden kaytarmalarına hem de eğlenmelerini sağlıyordu. Bazen spor salonunu gözleyen birinci sınıflar haricinde arada sırada basketbol ve furbol oynamak için birkaç grup öğrenci gelirdi. Havanın durumu göz önüne alınınca kimsenin oyun oynama istediği olduğunu zannetmiyordu.
Spor salonun demirli kapısını açtı ve içeriye girdi. "Kızlar." Yüzüne kapıyı açarken yerleştirdiği gülümseme aynı şekilde hızla silindi. Spor salonu boştu. İnce bileğini saran saatine baktı. 5.45 Bu kızlara nerede?! Takım nerede?! Alana doğru koşar adımlar ile ilerledi. Bomboş. Tribünlere doğru hızla ilerledi ve spor çantasını karıştırmaya başladı. Son model cep telefonunu arıyordu. Çantanın dibine sıkışmış telefonu aldı ve hızlı aramalardan ilk tuşa bastı. Telefon cevap vermiyordu. Hızla beşinci tuşa bastı ve yeniden kulağına götürdü. Telefon beşinci çalışınca açtı. "Nereye kayboldunuz?! Bugün çalışma yapacağımızı söylemiştim.!" Telefonun karşı tarafından kahkahalar ve aşırı yüksek bir rock şarkısı yükseliyordu. "Mi Ko nerede?" Sakin olmaya çalışıyordu. "Mi... Ko... Aaa... Bilmiyorum... Burada bir yerdedir... Parti- ... Parti yapıyoruz." İçkiden dolayı kesik kesik konuşan ponpon kıza -adını dahi hatırlamıyordu- patlamak için kendini zor tuttu. "Parti mi? Size bugün çalışma olacağını söylemiştim." Kız hafifçe kıkırdadı. "Çalışma... Ne çalışması..." Bir süre kızı hıçkırık tuttu. "Mi Ko parti zamanı dedi ve tüm takımı topladı. Oyuncularda burada. Şuan nerede... Olduğumu dahi... Bilmiyo-" Sinirden ağzına geleceğini söyleyeceğini biliyordu bu yüzden hızla telefonu kapattı ve spor çantasının içine fırlattı.
Ryu Yong Ah- III. Sınıf | Ponpon Kız Lideri
- Mesaj Sayısı : 62
Lakap : Yongie. Yongah.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Han Yong Yoo Çarş. Eyl. 12, 2012 4:20 am
- Kaç gün oluyordu çalışmaya başlayalı? Kaç saat geçmişti uyanalı? Hiçbir fikri yoktu bu konu ile ilgili. Üstelik takım arkadaşları, ponpon kızların kalplerdeki lideri Mi Ko' nun isteği üzerine parti yapmaya gitmişlerdi. Yang Yoo ise onları takip etmemek konusunda ısrarcıydı. Partileri, kızları ve içmeyi seviyor olmasına rağmen takımını etkileyecek olan kararlar konusunda hassastı. Eğer içerse kasları zayıflayabilir ve artık eskisi kadar iyi futbol oynayamayabilirdi. Diğer takım üyeleri pozisyonlarını kaybetse de Yang Yoo bu tehlikeyi göze bile alamazdı, futboldan başka elinde hiçbir şey yoktu. Fazla düşünmemeye çalışıyordu bu konu üstünde. Yüzündeki standart, sert ve baygın olan ifadesiyle sabahın erken saatlerinde sahanın yolunu tutmuştu. Gözleri hala şişik ve kırmızıydı, çok çalışmaktan ve az uyumaktan dolayı hep yorgun bir görünüme sahipti. Yine uyuyamamıştı dün gece. Yan odasından gelen kızın seslerini çok iyi tanıyordu, bu nedenden ötürü penceresinin önüne oturarak sabah olana kadar dişlerini sıkarak oturmuştu. Yong Ah' ın her gece Zeus Yatakhanesinde ve her gece bir erkeğin koynunda olması fikri hiç hoşuna gitmiyordu. Farkındaydı, onun yatmış olduğu erkekler listesinde sadece bir isimden ibaretti. Buna rağmen bir kızın onurunu böylece ayaklar altına alması... Onu sadece korumak istiyordu ve bunu o istemiyorken yapamazdı. Üstündeki takım üniformasını düzeltiyordu spor salonuna girerken. Soyunma odalarına spor salonunun içinden geçilebiliyordu ve okula ilk geldiği günden beri en kestirme yolun spor salonunun içinden geçtiğini düşünüyordu. Kapıyı açtığında ilk gördüğü şeyin spor salonunun diğer ucunda bulunan sarışın kız olması onu şaşırtmıştı. Onun kim olduğunu gayet iyi biliyordu ve bu yüzden yüzündeki duygu ifadelerini silmeye çalışıyordu. Yavaşça yürürken adımlarının çıkardığı sesler spor salonunda yankılanıyordu. Spor salonunun soyunma odalarına açılan kapısına doğru yürürken merak ile duraksadı. Herkes partideydi, o ise ponpon kızların lideriydi. Peki neden buradaydı? " Neden Mi Ko ile gitmedin? " Sesi spor salonunda yankılanarak Yong Ah'a kadar gitmiş olmalıydı. Her zamanki gibi sert ve kalın ses tonu onun kim olduğunu ele veriyordu. Kızın kendisini tanıdığını biliyordu. Sonuçta bir futbol takımının kalecisi en bilinen üyelerdendi.
Han Yong Yoo- II. Sınıf | Anyang Takım Kaptanı
- Mesaj Sayısı : 43
Lakap : Yuu.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Ryu Yong Ah Çarş. Eyl. 12, 2012 4:53 am
Derin bir nefes aldı ve kendini kontrol etmeye çalıştı. Yüzüne yerleştirdiği tebessüm ile arkasına döndü. Sesinin melodik ve hoş bir tını yakalamasını umuyordu. Öylede olurdu. Üzerinde ki kontrol oldukça güçlüydü. "Çalışmam gerekiyor. Partileri, eğlenceleri geceye saklıyorum." Yüzünde ki arsız gülümseme ile salonun diğer tarafında ki Yong Yoo'a baktı. Sesi ilk duyduğunda tanımıştı. Zaten tanınımaması aptallık olurdu. Önemsizmişçesine tribünlere doğru yürüdü. Halen daha üzerinden sinirini atamamıştı. Ellerini hafifçe titrediğini fark ettiğinde spor çantasını karıştırmaya başladı. Sakin ol Yongah. Sakin ol. Melodik sesi ile halen orada olduğunu umduğu Yong Yoo'a doğru seslendi. "Sende gitmemişsin. Yoksa ponpon kızlardan halan mı sıkıldın?" derken omzunun üzerinden çocuğa baktı. Hoş cevabını umursamadığını sanmıyordu. Ellerinin titremesine hakim olduğunda doğruldu ve derin bir nefes alırken üzerinde ki montu çıkardı ve çantasının üzerine bıraktı. Saçlarını sıkılaştırırken sahanın diğer tarafıan doğru ilerlemeye başlamıştı.
Aslında aklında çalışmak yoktu. Kızları çalıştırmak ve kontrolü üzerinde tutmak istiyordu ama anlaşılan Min Ho gece yarısından beri süren bir partiye onları sürüklemişti ve halen eğlenmeye devam ediyorlardı. Muhtemelen takımdan biri otları ile onlara şenlik yapma fırsatı bulmuştu. Ucuz Çin Otu. Yüzünü buruşturmamak için kendini zorlamıştı. Spor ayakkabılarını çıkardı ve jimnastik minderinin üzerinde durdu. Geceden beri üzerimde halsizlik var. Ama dinç olmalıyım. Dün gece adını dahi hatırlamakta zorlandığı üçüncü sınıf bir erkek ile birlikte olmuştu. Halsizliği muhtemelen çocuğun içine doldurduğu ot ile ona verdiği sigaradan kaynaklanıyordu. Şakaklarını ovdu. Ama tam o sırada gök gürültüsünün ve şimşeğin patlaması ile yerinden sıçradı. Lanet olsun. Spor salonunun geniş pencerelerinden yağmurun başladığını görebiliyordu. Umursamamaya çalışıyordu ama yağmur. Yağmurdan nefret ediyordu. "Bir bu yağmur eksikti." Mindere doğru çöktü ve geniş pencere sertçe vuran yağmura baktı.
Ryu Yong Ah- III. Sınıf | Ponpon Kız Lideri
- Mesaj Sayısı : 62
Lakap : Yongie. Yongah.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Han Yong Yoo Çarş. Eyl. 12, 2012 6:13 am
- Kızın uzun süre sessiz kalması üzerine bir pot kırdığını anlaması gecikmemişti. Belki de söylememesi gereken bir şeyi söylemişti, belki de ponpon kızlarla arası bozulmuştu. Emin olamıyordu, ancak kızın sesinden dahi bir şeylere gıcık olduğunu ve bunu saklamaya çalıştığını anlayabiliyordu. Onu böyle görmek tamamen sinirlerini parçalasada yapabileceği bir şey yoktu, onu kendi haline bırakabilirdi. Prenslik yapmak istemiyordu ama onu mutlu etmek istiyordu. Onun sözlerinin ardından kapıya dönük olan yüzünü tedirgin bir şekilde kıza doğru çevirdi. Aynı anda onun da kendisine bakmasından dolayı göz göze gelmişlerdi ve gözlerini kızın gözlerinden çekemiyordu. Yong Ah' a karşı neden böyle bir zaafı olduğunu bilmiyordu. Belki de ilk cinsel ilişkisinin onunla geçmesinden dolayı bir sadıklık söz konusuydu, bilemezdi. Ancak onun gözlerine kilitlenip kalmıştı. Yong Ah hareket edip tribünlere geçene kadar ona bakmayı sürdürdü.
Hoş ya, nasıl alabilirdi ki gözlerini onun gibi güzel bir kızdan? Gördüklerini ve duyduklarını saymazsa hala güzel bir kızdı Yong Ah, hala daha ondan hoşlanabilirdi. Onun hareketlerini dikkatle izlerken bile etkileniyordu ondan. Her hareketinde biraz daha aşık oluyordu. Buna rağmen tepki bile vermeden kapının önünde durarak onu izledi. Şimşeklerin çaktığını duyduğunda gözlerini ondan alarak pencerelere kaydı. Bahar yağmurları... Yağmuru severdi. Yağmurun altında ıslanmayı ve bir köşede oturup düşünmeyi. Ancak şu an için spor salonuna tıkılmış durumdaydı, bir yere kıpırdanamazdı. Çantasındaki eşyaların ıslanması kötü olurdu, üstelik çim saha da çamur içinde olmalıydı. Yapacak bir şeyi olmadığı için tribünlere ilerleyerek çantasını öndeki koltuğa koydu. Ardından ise yanındaki koltuğa oturarak öne doğru eğildi ve ellerini birleştirdi. " Şimdi ne yapacaksın? " Sorularının gittikçe anlamsızlaştığını farkediyordu. Ancak kızın sesini - seks çığlıkları harici- duymayı çok istiyordu. Sesi yine bir o kadar kalın ve sert çıkmıştı. Yong Yoo' nun en belirgin özelliği soğuk duruşuydu,sesi de bu duruşa yakışacak şekilde sert ve kalındı. Kızın kendisine cevap verip vermeyeceğini bile bilmiyordu. Araları çok iyi bile sayılmazdı. Tek görüşmeleri maçlarda gerçekleşiyordu. Belki de kendisi hakkında hiçbir şeyi bilmiyordu bile.
Han Yong Yoo- II. Sınıf | Anyang Takım Kaptanı
- Mesaj Sayısı : 43
Lakap : Yuu.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Ryu Yong Ah Çarş. Eyl. 12, 2012 6:47 am
Yavaşça ayağa kalktı ve son kez pencereye vuran yağmura yüzünü buruşturarak baktı. Ayaklarına spor ayakkabılarını geçirdi ve tribünlere doğru ilerlemeye başladı. Yüzünde yine bilindik meleksi ama şeytan barındıran ifadesi vardı. Dudakları hafifçe yukarıya doğru kıvrılırken koltukta öne eğilmiş şekilde oturan Yong Yoo'a kısa bir bakış attı. "Aslını istersen bilmiyorum." derken neden cevap verdiğini dahi anlamıyordu. Hem doğruca düşündüklerini söylemişti. Umursamazca davranabilirdi. Spor çantasını koyduğu tribün oturaklarından birine oturdu ve bacaklarını uzattı. Saçlarını tutan tokayı yavaşça çıkardı. Zaten saçlarını toplamaktan oldu olası hoşlanmazdı. Açık kalmalarından yanaydı. Saçlarını parmakları ile düzeltti ve omuzlarından aşağı düşmelerini sağladı. Çantanın üzerinde ki montunu üzerine geçirirken bakışları bir kez daha koltukta öylece oturmakta olan Yong Yoo'a kaydı. Kaleci çocuk. Onu pek hatırladığı söylenemezdi. Geçen yılın başlarında -muhtemelen- sevişmiş olmalıydılar. İlginç. İlk kez takımdan biri 'Boş olduğumuza göre kendimize bir oda bulalım.' cinsinden bir şey söylemiyor.
Hoş sevişmek istediğinden dahi emin değildi. Bakışlarını Yong Yoo'dan ayırdı ve çantasını karıştırmaya başladı. Gerektiği zaman hiç sigara bulamam zaten. Nefesini hızla dışarı verdi. Burada böylece oturmak bile kendisine garip gelmişti. Üstelik koltukta sert kaleci çocuk ile. Yağmur hızla devam ediyordu. Bakışlarını pencereden uzaklaştırmıştı ama ses halen kulaklarına yankılanıyordu. Çantasını ileriye doğru iteledi ve ayağa kalktı ve ön sırada ki bölmere doğru ilerledi. Ellerini montunun cebine soktu ve Yong Yoo'nun oturduğu koltuğun yanında geçtip bacak bacak üstüne attı. Çalışmak istemiyordu. Partiye zaten gitmezdi ve nerede olduğu dahi belli değildi. Muhtemelen orman içinde ki eski klubülerden birine onca kişi doluşmuştu. Mi Ko'a bunun hesabını daha sonra soracaktı zaten. Ama şimdi oyalanması gerekiyordu ve yağmur dinene kadar spor salonuna mahkumdu.
Ryu Yong Ah- III. Sınıf | Ponpon Kız Lideri
- Mesaj Sayısı : 62
Lakap : Yongie. Yongah.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Han Yong Yoo Perş. Eyl. 13, 2012 4:06 am
- Kızın hareketlerini izlemekten alıkoyamıyordu kendini. Onun sarı saçlarını bir prenses edasıyla sallaması, ellerini hareket ettirişi... Aslında kimsenin sevmediği bu kıza karşı neden bir sempati beslediğini bile bilmiyordu. Sadece onu gördüğünde içinden gelen tek şey ona uzun bir süre boyunca bakmak ve dokunmaktı. Sadece dokunmak, onu yatağa atmak... Diğer erkeklerin aksine Yong Yoo' nun aklındaki tek şey bu değildi. Yetiştirilme tarzından olsa gerek, kadınlara karşı oldukça hassastı ve aynı hassasiyeti Yong Ah'a karşı da gösteriyordu. Kim ne derse desin bu kızı korumaya devam edecekti. Onun nazik hareketlerini izlemeyi bitirdiğinde kız çoktan yanına gelmişti bile. Yine de başını çevirip kıza bakmadı. Bakamazdı ki, neden baksın? Kızın kapalı kaldıkları bu spor salonu yüzünden canının sıkıldığını biliyordu. Onu eğlendirmek için ne yapabilirdi, bunu düşünmeye başlamıştı bile. Yong Yoo hayatının hiçbir döneminde maskaralık yaparak insan eğlendiren bir adam olmamıştı. Kişiliğinden ve görünümünden dolayı komik görünmesi neredeyse imkansızdı. Üstelik bu tarz bir şey hoşuna da gitmezdi. " Peki ne yapmak istersin?" diye mırıldandı gülümsemeye çalışarak.
Güldüğünde, en azından gülmeye çalıştığında bile ne kadar erkeksi ve yakışıklı göründüğünü söylemeye gerek yoktu. Başını kıza doğru çevirerek elini kaldırdı ve yavaşça kızın başına koyarak sevgilisiymiş gibi başını okşadı. Ellerini geri çektiğinde Yong Ah ile ilgili fazla ileri gittiğini düşünüyordu. Yapmaması gereken şeyler listesine muhabbeti olmayan bir kızın başını okşamayı da eklemişti. Yine de bunu fazla nazik yaptığı için hoşuna gitmiş olabilirdi. Gülümsemesini hızla yok ederek önüne bakmaya devam etti. " Yani yapabileceğin fazla bir şey yok ama..." Konuşurken ellerini durum ortada dercesine açmıştı. Kapalı spor salonunda en fazla ne yapılabilirdi ki? Bu yağmurlu havada basketbol oynama fikri Yang Yoo gibi bir spor aşığına göre bile fazla sıkıcıydı.
Han Yong Yoo- II. Sınıf | Anyang Takım Kaptanı
- Mesaj Sayısı : 43
Lakap : Yuu.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Ryu Yong Ah Perş. Eyl. 13, 2012 5:15 am
Saç tutamlarından biri parmağına dolamışken kendisini oldukça dalgın hissediyordu. Başını okşayan eli hissettiğinde neredeyse yerinden zıplayacaktı ama sakin durmaya özen gösterdi. Bu neydi şimdi? Oldukça şaşırmıştı ama belli etmemeye çalışıyordu. Tanıştığı onca erkekyen hiç biri böyle bir şey yapmamıştı. Zaten kendisi de alışık sayılmazdı ya. Saç tutamını bıraktı ve koltuğa yaslanıp yüzünde çekici bir gülümseme ile Yong Yoo'a baktı. "O zaman eğlenceyi biz yaratmalıyız." Yüzünde ki arsız gülümseme ile beraber hafifçe kıkırdadı. Keşke kaptan burada olsaydı. Onunla daha fazla eğleneceğimden (!) eminim. Ama o Tae Jeon denen kız ile birlikte olmalı. Partiye gittiğini hiç sanmam. Belki de... Gitmiştir ve kucağında Mi Ko ile beraber o küçük kulübe eğleniyorlardır. Yüzünü buruşturmamak için kendisini zorladı. Tae Jeon'dan zaten hoşlanmıyordu ama diğer sorunu düşünürken gerçekten huzursuz hissediyordu. Mi Ko. Ondan her şeyin bekleneceğini kısa sürede öğrenmişti ama bu güç elde etmeye çalışması... Ponpon kızları kontrol etmeye çalışması, Yong Ah'ın tüylerini diken diken ediyordu. Tabi ki Yong Ah gücünü kolay bırakacak biri değildi. Elbet Mi Ko bunun hesabını vermek zorunda kalacaktı.
Ama dışarıda sertçe yağmaya devam eden yağmurda spor salonuna kapanmışken yapabileceği fazla bir şey yoktu. Yağmur yüzünden burada saatler geçirmek zorunda kalabilirdi ve elinde sadece geçen yıl tek seferlik bir birlikte yaşadığı kaleci Yong Yoo vardı. İronik diye geçirdi içinden. Bu yağmurda spor salonuna gelecek kimse olacağını sanmıyorum. Zaten ponponlar ve takım hayatta buraya gelmezler. Eminim. Mi Ko bir süre görünmez sonra da ortaya çıkar. 'Partiye sen neden gelmedin?' Parti sensiz olmuyor vs. vs. diye çalışma yapacağımız gereken gün parti yapmasının olağan bir durum olduğunu savunacaktı. Ayağa kalktı. "Eğlenceyi biz yaratmalıyız." diyerek kendi sözlerini tekrar ederken, Yong Yoo'nun kolunu tuttu ve ayağa kalkmaya zorladı. Yong Yoo'nun elini sıkıca tutarken spor salonun merkezine doğru sürüklemeye başladı. Spor salonun merkezine geldiğinde durdu ve kollarını açarak gösterdi. "Spor salonu bize ait." Arsız gülüşü ile bir kez daha Yong Yoo'a baktı. Bunu yapmak istediğini sanmıyordu ama yağmur dinecek gibi görünmüyorken neden ikimizde eğlendirecek bir şeyler yapmıyoruz diye geçiriyordu. Kolların Yoo'nun boynuna doladı ve dudaklarına küçük bir öpücük kondurup geri çekildi. Gwishin'e de malzeme çıkar.
Ryu Yong Ah- III. Sınıf | Ponpon Kız Lideri
- Mesaj Sayısı : 62
Lakap : Yongie. Yongah.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Han Yong Yoo Perş. Eyl. 13, 2012 6:43 am
- Bir anlığına takım arkadaşları ve ponpon kızlarla partiye gitmenin çok daha iyi bir fikir olacağını aklından geçirdi. Onlarlayken zorlanmadan eğlenebilir ve içmeden de durabilirdi. Şimdi ise bakmaya kıyamadığı bir kızla aynı spor salonunda kapalı kalmıştı ve ne yapacağını bilemiyordu. Özellikle kızın hareketleri, rengini iyice belli etmeye başladığında daha da zor oluyordu herşey Yang Yoo için. Ona dokunmak, öpmek istiyordu elbette. Ancak bu sadece bir hayaldi. Ona herkesin dokunduğu gibi dokunmak istemiyordu, herkesin öptüğü gibi öpmek istemiyordu. Onun için sıradan bir futbol takımı oyuncusu olmak istemiyordu. Bu yüzden ona dokunmayacak ve öpmeyecekti. Onunla hiçbir şekilde fiziksel temasta bulunmayacaktı. Kızın uzun zamandır bir şekilde cezalandırıldığını düşünüyordu zaten. Eskisi gibi herkesin odasına gidemez olmuştu. Okul ise onun yaptıklarını, daha doğrusu daha yapamadıklarını bile konuşuyordu. Kendi ponpon kız takımı bile onunla takılmaz olmuştu ve Yang Yoo bunları kolaylıkla gözlemleyebiliyordu. Arkadaşları bile bu kıza sırtını dönmüşken Yong Yoo da dönemezdi, dönmezdi. Eğlenmek diye tekrarlıyordu içinden. Kızın eğlence anlayışını herkesten iyi bilirdi. Kızın okuldaki ilk yıllarında dahi onun eğlence malzemesi olmuştu. Bakirliğini onunla kaybetmiş birisi olarak futbol takımına hak veriyordu, kız işini gayet iyi yapıyordu. Buna rağmen asla ona dokunmayacaktı.
Kız kolundan tuttuğunda fazla ısrar etmedi ve ayağa kalktı. Onu takip ediyordu bir şekilde. Kolunu geri çekemezdi, ona göre değildi. Yine de olabildiğince yavaş hareket etmeye çalışıyordu. Kız elini tuttuğunda kalbinin yerinden çıkacağını rahatlıkla söyleyebilirdi. Dışarıdan ise soğuk görüntüsünü korumaya özen gösteriyordu. Spor salonunun merkezine doğru yürümeye başladıklarında bu durumdan nasıl kurtulacağını düşünmeye başlamıştı bile. Ortaya geldiklerinde kızın gözlerine bakmamaya çalışıyordu, kendisine karşı koymaya çalışıyordu. Kız kollarını boynuna doladığında bu işin nereye gittiğini az çok anlamış olmasına rağmen karşı koyamıyordu, onun dokunuşlarına muhtaç gibiydi. Ardından gelen öpücükle sersemlemişti bile, buna rağmen aklını başına devşirerek kızın kollarını nazikçe tuttu ve boynundan indirdi. "Belki de sadece basketbol falan oynamalıyız. " Nazik gülümsemesini yüzüne yerleştirmek için fazlasıyla çaba gösteriyordu. Aklına başka şeyler getireye çalışıyordu. Karşısındaki görünüm olarak muhteşem olan ve hoşlandığı kıza dokunamazdı. Elbette onun basketbol oynamayacağının tamamen farkındaydı ve bu duruma çözüm olarak sadece oturup konuşmayı veya uyumayı, sadece normal olarak uyumayı önerebilirdi.
Han Yong Yoo- II. Sınıf | Anyang Takım Kaptanı
- Mesaj Sayısı : 43
Lakap : Yuu.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Ryu Yong Ah Perş. Eyl. 13, 2012 8:33 am
Aşağı inen elleri ile beraber neredeyse ağzı açık kalacaktı. İlk kez. İlk kez futbol takımından biri onunla birlikte olmak istememişti. Ne?! Yüzüne hakim olmaya çalıştı ama bu üst üste olan olaylar ile oldukça zordu. Mi Ko ve partisi. Şimdi de Yong Yoo onunla birlikte olmak istemiyordu. Gücümü kaybediyorum. Gücüm ellerimin arasından kayıp gidiyor. Ponpon kızlar. Kaptan. Şimdi de basit bir kaleci. Anlık bir şekilde dengesini yitirir gibi oldu. Bacaklarının kendisini taşıyamacağını düşünüyordu. Nefes almakta zorlanır gibi oldu ve istemsizce eli göğsüne gitti. Ellerimden kayıp gidiyor. Kontrolü kaybediyorum. Yutkundu ve derin bir nefes aldı. Yüzüne masum bir tebessüm oturtmaya çalışıyordu ama başarız oluyordu. Hasta gibiydi. Ölmeyi diliyordu. Yong Ah küçüklüğünden beri yöneticiydi. Kontrol hep ondaydı. Her zaman ve hiç bir zaman kaybetmemişti. Ama bugün gücünü kaybettiğini hissediyordu. Sıradan normal bir kıza dönüşüyordu. Kontrol edilmesi kolay ponpon kızlarından biri gibi hissediyordu kendisini. Sahanın ortasında boşluğa bakıyordu.
Dalgındı. Yıllardır içinde saklamaya çalıştığı duygular çatlayan ve parçalanmaya başlayan gücünün çatlak aralıklardan çıkmak için Yong Ah'ı zorluyordu. Gözleri kupkuruydu. Zaten hiç ağlamazdı. Ağlayamazdı doğru düzgün. İçine akardı göz yaşları. Dudaklarını birbirine bastırdı. Sanki hava asılı kalmıştı. Büyük babasının sözleri kulaklarında yankılanıyordu. 'Gücünü kaybetme. Kontrolünü asla kaybetme. Yoksa diğerleri gibi bir hiçten farkın olmaz.' Kendisini tokatlama isteği ile dolmuştu. Gücünü kaybetmedin. Kontrolünü kaybetmedin. Topla kendini. Basit bir kaleci çocuk ile sevişemedin diye kontrolünü kaybetmedin Yong Ah.
Yüzünü yukarı kaldığında eski kontrolünü tutmaya çalışıyordu. Zaten Yong Yoo'nun karşısında muhtemelen berbat bir duruma düşmüştü ama kendisini topladığından emindi. Yüzüne yerleştirdiği melek tebessüm ile Yong Yoo'a baktı. Ama... Yong Ah reddedilecek bir kız değildi. Canını yakmak için yanıp tutuşuyordu. Yüzüne patlayacak ve açık sözlülük yapacak değildi. Sadece cümlerinin altından ima katacaktı. Hoş bu imaları anlayıp, anlamayacağını dahi bilmiyordu. Muhtemelen anlamaz. diye geçirdi içinden. Karşısında duran çcouğun gözlerine baktı. İnsanların yüzlerini okuyabilirdi. İsteklerini. Hoş her erkekte tek istek Yong Ah'ın bacak arasıydı ama Yong Yoo'nun gözlerinde gördüğü durum daha farklıydı. Evet. Beni istiyor ama neden geri çekiliyor? Yağmurun hemen dinmesi için onları izleyen herhangi bir tanrıya yalvardı. Buradan çıkmak istiyorum. İnançsız yapısı ile pek bir şey olacağını sanmıyorduç Dudaklarına çarpık gülümsemesini yerleştirdi."Basketbol oynayacağımı sanmıyorum."
Ryu Yong Ah- III. Sınıf | Ponpon Kız Lideri
- Mesaj Sayısı : 62
Lakap : Yongie. Yongah.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Han Yong Yoo C.tesi Eyl. 15, 2012 5:50 am
- Kızın bakışlarının değiştiğini fark etmemek için neredeyse bir salak olmak gerekirdi. Ne kadar bunu saklamaya çalışsada buruk gülümsemesi kendini ele vermeyi başarmıştı bile. Onu nasıl reddedebildiğini kendi aklı dahi almasa da bunu yapmak zorundaydı. Onunla 1. Sınıfta hangi mantıkla birlikte olduğunu bilmiyordu gerçi. Küçük olduğu için o zamanlar ona bu konuda karşı çıkmasa da şimdi yetişkin bir erkek sayıyordu kendisini. Mantığı daha düz kalıplar içerisine oturmuştu ve kendisinden gerçek anlamda hoşlanmayan bir kadınla beraber olmayacaktı. Bir eğlence parçası olmak istemiyordu, özellikle hoşlandığı kız Yong Ah için. Biliyordu elbette. O hala popüler bir kızdı. Kendisinin yerinde takım arkadaşlarından herhangi birisi olsa, çoktan onunla birlikte olmuş ve işini bitiriyordu bile. Buna rağmen yapmayacaktı. Yüzündeki ifadeyi değiştirmeye çalışıyordu zor da olsa. Sadece sıcak ve samimi bir şekilde gülümsedi kıza. Zaten elinden başka ne gelebilirdi ki? " Öyleyse... Aç mısın? " Çantasında fazla yiyecek taşıdığı söylenemezdi. Buna rağmen kafeteryadan aldığı kapalı yiyecekler öylece bekliyordu ve pek aç sayılmazdı. Buna rağmen Yong Ah isterse ona eşlik edecekti ya. Ona böyle bir teklifi yapmış olmak bile Yong Yoo için fazla ileri gitmek demekti. Ateşe fazla yaklaşıyordu ve canı yanacaktı.
Bunun farkında olsa bile şu an için kızı burada bırakıp gidemezdi. Spor salonuna başka birisi gelse ve kız bağırsa dahi onu duyamazdı. En azından yağmur dinene kadar onunla birlikte burada kalacaktı. Sağ elini yavaşça kızın omzuna koydu ve tribünlere doğru yürüdü, onu da yanında götürüyordu. " Sizin fazla bir şey yemediğinizi biliyorum. Daha doğrusu, aç olmalısın." Düşünceli bir erkekti tabii ki. Çantasını koyduğu koltuğun yanına oturarak çantasını açtı ve içinden paketlenmiş olan sandviç' i çıkardı. Kıza doğru uzatırken zorla gülümsemeye çalışmıyordu artık. " Merak etme, seni zehirlemeye kalkmam. " Hoş ya, Yong Ah' a sadece okulun kızlarından ve eski sevgililerinden zarar gelebilirdi.
Han Yong Yoo- II. Sınıf | Anyang Takım Kaptanı
- Mesaj Sayısı : 43
Lakap : Yuu.
Geri: I'm Gonna Stay With You
tarafından Ryu Yong Ah C.tesi Eyl. 15, 2012 8:51 am
- Ellerini montunun cebine soktu ve sıkılgan bir tavır ile tribün oturağına çöktü. Oturağın karşısında ki kısa demirden direklere bacak bacak üstüne atarak uzattı. İç geçirmemek için kendisini zorluyordu. Lütfen... Gerçekten burada oturup onunla sandiviç falan mı yememi istiyor. "Aç olduğumu sanmıyorum. Aslında bu saatlerde hiç bir şey yememeyi tercih ederim." Yüzünü yeniden pencerelere döndürdü. Yağmur hızla yağmaya devam ediyordu. Sıkıntıdan ayaklarını sallamaya başlamıştı. Asıl anlamadığım bu çocuk gerçekten ne yapmaya çalışıyor? Nasıl reddeder? Lanet olsun. Muhtemelen Gwishin'de çoktan bir reddedilme haberi yayınlanmış olmalıydı. Her şeyi berbat etti bu çocuk. Aslında Mi Ko. Eğer burada olsaydı burada bu Yong Yoo ile yalnız kalmazdım. Sonra takımdan biri ile soyunma odalarına kapanır gösteri sergilerdim. Acaba eşcinsel mi? Ama geçen yıl... Yoksa ben bu Yoo ile hiç birlikte olmadım mı? Muhtemelen eşcinsel ve ben bunu... Hayır! Takımdan kimse eşcinsel değil. Topla kendini. Sanki ponpon kızlardan herhangi biri ile birlikte olup olmadığını bilmiyormuş gibisin. Tabi ki oldu. Olmuştur. Peki beni neden reddetti?!
Sıkıntıyla nefesini hızla dışarı verirken parmaklarını saçlarının arasından geçirdi ve rahatlamaya çalıştı. Yalnız kalmayı yeğlerim. Resmen içi içini yemeye başlamıştı. Neden?! sormak istiyordu. Bu zamana kadar kimse onu reddetmemişti. Hatta ara sırada isteği dışında gerçekleşen birliktelikleri bile olmuştu ama kimse... Kimse... Onu Reddetmemişti. Üzerinde ki yük artıyordu. Vücudunda ki cinsel gerilimde kontrol yeteneğini zayıflatıyordu. Kendini o kadar sıkı kontrol etmeye çalışıyordu ve bu yaşadıkları ile kontrolsüzleşmişti ve ilk kez kendisini yaşayan bir ölü gibi hissediyordu.
Ryu Yong Ah- III. Sınıf | Ponpon Kız Lideri
- Mesaj Sayısı : 62
Lakap : Yongie. Yongah.
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz