Geri: Old Friend and Pizza

tarafından **Jung Hee Dong** C.tesi Ekim 20, 2012 5:51 am

Sırtı acıyordu. Kız ona arkasını döndüğünde acıyan sırtını ovmaya çalıştı. Eski gücü hala yerinde. Ağzı beş karış açık, olduğu yerde hafifçe zıplıyor ve sırtının acısını geçirmeye çalışıyordu. Kıza baktı ayakkabıları bile içine alacak kadar uzun olan pantolon ve çuval gibi duran kazak ve mont. Hafif ıslak saçlar. Eskisi gibi. Her şey çok güzel oluyor. Eskiden de çok güzeldin Na Sun. Belli etmese de onun eski halini özlediğini fark etti. Şimdi gidip titreyen bu kıza sıkıca sarılabilirdi. Onu montunun içine bile alabilirdi, ısınmıştı kendisi. Sokakta bulduğu yavru bir kedi gibi onu sıcacık kucağından asla bırakmazdı. Sarı kedi. Na Sun'ın aklının hala garson kızda olduğunu duyuna saçma hareketlerine son verdi. Elinin tersiyle burnunu sildi, daha doğrusu kızarıklığını geçirmeye çalıştı.

Na Sun, Dong'ı kıskanmıştı. Evet tam olarak bu kıskanmydı ve her fırsatta kız bunu dile getiriyordu. Ama sonra burnunun ucuna konan minik kar tanesi bir şeyi hatırlattı ona. Eski Na Sun işte. Kimseyi paylaşamayan ve her şeyi sahiplenen Na Sun. Dudağını büktü, mutlu olmuştu. Başını salladı ve elleriyle yanaklarına hafifçe vurdu. Niye beni kıskanmasını istiyorum ki? Salak düşüncelere dalma Dong. Kıza doğru bir adım attı sonra durdu. Aklına güzel bir şey gelmişti. Evet, ıslak değillerdi ama üşüyorlardı. Yani Na Sun üşüyordu ve Dong'ın birazda yapacağı şey yüzünden ona çok kızacaktı ama fikrinden vazgeçmeyecekti Dong. Gülmeye ihtiyaçları vardı. Hem uzun zamandır karda vakit geçirmemişlerdi Sun ile.

Hızlaca kızın arkasından yanaştı ve birden kızın bacaklarından ve kollarının altından tutarak kucağına aldı. Kızı oldukları yerde bir kaç kere döndürdü ve "Tamam kabul ediyorum bu kadar hafif olmasam bunları yapamazdım." diye bağırdı ve karların hiç basılmadığı ve dizlere yaklaşan kalınlıkta olan yere doğru kucağında Na Sun ile koşarken "Vu huuu!" diye bağırdı ve kız ile birlikte kendini o karlara attı. Tabi Na Sun altta ve kendisi üstteydi. Karlar birleşmiş ve onların yanını yakmadan yatak gibi olmuştu. Altındaki kıza baktı. Gülümsedi. Uzun süredir bu kadar eğlenmemişti.

tarafından **Kwon Na Sun** C.tesi Ekim 20, 2012 6:22 am

"Oppa Dongie!"

Dong'ın başarısı.

"İŞTE ORADALAR!"

tarafından **Jung Hee Dong** C.tesi Ekim 20, 2012 7:26 am

Dünya ayağının altından kayıp, kendini Na Sun üstünde bulduğunda oldukça garip hissetmişti. Normalde buna kahkaha atması gerekirdi ama kalbi hızlıca atmaya başlamış ve terlemeye başlamıştı. Başını kızın bağrına yaslayıp orada uykuya dalmak ve bir daha kalkmamak istiyordu. Kızın yüzünü seyretti bir süre. Şişik olan, sivilcelerin istila ettiği ve kocaman gözlüğün ardından küçük kalan gözler.. Hepsi gitmişti. Eski Na Sun gideli çok oldu mu Sun? Bilemiyordu, Na Sun'un bu hali çok güzeldi ama eski Na Sun gibi içten gelmiyordu. Belki de daha onca yıl aradan sonra bugün ilk defa karşılaştıkları içindir.

İkisinin nefesleri birbirlerini ısıtırken gözleri de garip bir duyguyla birbirlerine karışıyordu. Ta ki yalaka Min ve bulldog köpeği iki polisin onlara bağırmasıyla. Oha! Hala peşimizdeler mi? Haklılardı, mutfağı berbat etmiş ve garson pantolonu çalınmıştı. Hızla ayağa kalktılar ve onlara izlerini kaybettirdiler. Durduklarında yanan ciğerlerine soğuk hava gittikçe naneli sakız yemiş gibi hissediyordu Dong. Na Sun gülmeye başlayınca kendisi de gülmeye başladı.Kızın omzuna kolunu attı ve "Hadi seni evine bırakayım." dediğinde Na Sun ona yurtta kaldığını söyledi. İşaret parmağını dudağına vurduktan sonra kolunu kızın boynuna sararak koşmaya başladı. "O zaman yurduna bırakırım seni."

İki hayat arkadaşının uzun bir aradan sonra karşılaşması yine sıcacık ve içten olmuştu. Yıllar onları ayırmış olsa da eski sıcaklıkları daha soğumamıştı. Özlem artmıştı. Belki de araya başka duygular da girecekti. Kim bilir?

RP SON