IMAGINE
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

[ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight.

2 posters

Aşağa gitmek

[ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight. Empty [ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight.

Mesaj tarafından Yoon Kyun Woo Paz Ekim 21, 2012 7:58 am

    YOO JOON & YOON KYUN WOO

    Yılbaşında dahi aile işleriyle uğraşmak zorunda kalan tek insan kendisi olmalıydı. Onların yanına gidip küçük (!) mafya ailesinin başında durması gerekirken burada, okulda geçiriyordu yılbaşını. Okulun popüler Anyang Lions Kaptanı olarak ana partiye katılıp mutlu numarası, popüler ve götü kalkık çocuk numarası yapması gerekirken ağacın altındaki içeceklerden birini kaparak kendisini odaya kapatmıştı. Kesinlikle okuldaki insanlardan zerre hoşlandığı söylenemezdi. Kendini tek rahat hissettiği yer şu yalnız kalabildiği küçük yurt odasından başka bir yer değildi. Seçtiği içkinin vodka oluşu ve sek içecek olması da bu geceyi ayık bitiremeyeceğinin ufak bir göstergesiydi. Kapağını zorlanmadan tek bir hareketle açtıktan sonra eline telefonunu aldı. Ailesinden ses soluk çıkmamıştı. Yine de o kadar düşünceli olmuşlardı ki, banka hesabına 1-2 bin dolar yılbaşı hediyesi atmayı unutmamışlardı. Sanki okuldan çıkıp harcayacakmış gibi...
    Telefonunu bir köşeye savurup attıktan sonra vodka şişesine dayadı kendini. Boğazını yakıp geçen tada rağmen bırakmamıştı. Şişeyi yarıya indirdiğini söyleyebilirdi. O Youtube'taki rus adamlar gibi bir şişe vodkayı one shot yapacak gibi görünmüştü. Boğazı deli gibi yanarken dahi gözünden yaş akmamıştı. Kesinlikle daha büyük acılara alışkındı. Telefonunu eline alarak onu aradı. " Odaya gel. Gelirken de içecek bir şeyler getir. " Ona niye bu kadar kötü davrandığını bile bilmiyordu. Hoş ya, herkese kötü davranırdı. Ancak ona daha da kötü davranıyordu. Belki de ondan hoşlanabileceği gerçeğini bastırmak için yapıyordu. Kimse bilemezdi bunu. Şu an için tek istediği onun üstünü parçalayarak yılbaşını yorgun geçirmek istediğiydi.
Yoon Kyun Woo
Yoon Kyun Woo
III. Sınıf | Anyang Lions Kaptanı
III. Sınıf | Anyang Lions Kaptanı

Mesaj Sayısı : 31
Lakap : Kyu.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight. Empty Geri: [ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight.

Mesaj tarafından Yoo Joon Çarş. Ekim 24, 2012 2:08 am

Bıkkındı. Yorgunluğu rahatlıkla yüzünden okunabiliyordu. İş diye bahsettiği dünyanın en iğrenç şeyini yapmıştı ve yaşadığı ağrıya her geçen saniye alışıyordu. Adamın evinden çıkmadan önce duş aldığı için kendisini şanslı hissediyordu aslında. En azından yılbaşı gününe temiz girebilecekti; ne kadar temiz sayılırsa... Islak saçla sokağa çıkmanın getirdiği üşümeyle birlikte parmaklarını saçlarının arasına götürdü. Soğuktu, tıpkı bedeni gibi. Atkı, şapka veya ona benzer ısıtıcı şeyleri takma gibi bir alışkanlığı olmadığı için buz kesen parmaklara ve kırmızı bir burna ömür boyu sahip olacaktı. Bu soğukta, ıslak saçla, bu şekilde dolaşması bile bir hataydı.

Okul bahçesinden içeriye girdiğinde kulağına ulaşan sesle birlikte montunun cebindeki telefonu çıkardı. Kyun Woo. Ani bir şekilde hızlanan kalp atışlarını bastırmak istercesine derince nefes aldı. "Efendim." Güçlükle çıkan sesinin hemen ardından tokat gibi çarpan cümleyle hiçbir şey diyemedi. Yarına ölüsü çıkacaktı, bunu adı gibi biliyordu. Onun odaya gel, demesinin ardından adımlarını hızlandırmaya başladı. Üstelik içki de istemişti. Dudağını büktü. Avludan içeriye girdiği an tekrar neşeli bir surat ifadesi takındı. Çünkü onu herkes öyle biliyordu değil mi? Seung Jin'in yanında, insanların bütün sorunlarına yardımcı olan insan Yoo Joon. Kendisine takılan bir iki kişiye gülerek cevap verdikten sonra içki alabileceği standa doğru ilerledi. Okul müdürünün buna nasıl izin verdiği bilmiyordu. Gerçi öğrenci konseyinde olduğu halde bu duruma nasıl izin verdiklerini asla çözemeyecekti. Standın arka tarafına geçip masanın altındaki içkilere baktı. Her zaman aynı yer, asla değişmez. İki tane viski, bir tane de kanyağı aldığı gibi hızlı adımlarla erkek bölümüne yöneldi. Kendisinde üç şişe içkiyi gören insanlara yalnızca sırıtıyordu. Yorgunluğunu ve acısını saklamakta usta olduğu için pek bir sıkıntı yaşamıyordu bu konularda.

Odanın kapısını açıp içeriye süzüldü yavaşça. Gözlerini kaldırdığında kendi bakışlarının onun bakışlarıyla buluşması üstünde şok etkisi yaratmıştı. Sıcaktan mıydı yoksa heyecandan mı bilinmez, soğuk parmak uçları karıncalanmaya başlamıştı fakat pek ısındığı söylenemezdi. Gözlerini kaçırarak iki tane viskiyi onun önüne koyduktan sonra kanyağı masaya koyup üstündeki montu çıkardı. Duştan çıktıktan sonra tüm bedenini kontrol etmişti, morluk, çizik veya ona benzer hiçbir iz yoktu vücudunda. Kanyağın kapağını açıp saniye beklemeden dikti kafasına. Büyükçe yudumları indirirken boş midesini yakan alkol karşısında pek bir tepki vermemişti. Alışkındı sonuçta. Tabii ki oturup şişeyi bitiremezdi ama bir iki yudumu arka arkaya içmek hiçbir şey yapmamıştı. "Soğuk." Ranzanın üst katına çıkmak için ellerini yatağa koysa da, Kyu'ya bakınca vazgeçip onun yanına oturdu. Konuşacak pek bir şeyi yoktu. Onunla zaten bir şey konuşmazdı. Sadece laf olsun diye bir iki şey söyleyebilirdi belki. "Dışarı çıkarsın diye düşünmüştüm." Kanyağından bir yudum daha aldı. Etkisini gösteriyor muydu bilmiyordu ama ısınmaya başlamıştı.
Yoo Joon
Yoo Joon
III. Sınıf | Öğrenci Konseyi Başkan Yard.
III. Sınıf | Öğrenci Konseyi Başkan Yard.

Mesaj Sayısı : 12

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight. Empty Geri: [ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight.

Mesaj tarafından Yoon Kyun Woo Çarş. Ekim 24, 2012 6:17 am

O gelene kadar elindeki ellilik votkayı neredeyse bitirmek üzereydi şimdi. Genelde kendi yaşıtları bitirmiş olsa alkol komasına girmiş olurlardı, bundan emindi. O ise sarhoş olmak üzereydi. Vücudu uyuşmaya başlamıştı, alkol yavaş yavaş etkisini gösteriyordu. Düşüncelerine bile sahip çıkamıyordu şu an. Yalnızdı koskoca odada, düşünecek hiçbir şeyi olmaması gerekirdi. Ancak tek düşünebildiği şey onun ne zaman geleceğiydi. Bir an önce gelmesini istiyordu, onu görmek istiyordu. Onu görürse rahatlayacağının farkındaydı, içindeki bunaltıcı havadan ancak onu görerek kurtulabilirdi. Sadece alttaki yatakta uzanarak onu bekliyordu. Sadece yatıyor gibi görünse de beynindeki düşüncelere kimse sahip çıkamazdı. Neden bunları düşündüğünü bile bilmiyordu. Neden muhtaçtı ona bu kadar? Neden onu görmeden uzun süre kalamıyordu? Neden şu an kimin yatağında olduğunu düşünüyordu? Özellikle son soruda aklı karışıyordu. Kyu' ya neydi ki? Umrunda mıydı? Öyle görünmüyor olsa bile öyleydi.

Odanın kapısı açıldığında yaşadığı rahatlama hissini bir kere daha yaşayabilir miydi, bilemiyordu. Görüşü bulanıklaşırken onun tatlı parfüm kokusuyla bile sakinleşmişti. Vücudu alev alıyordu, alkolden dolayı olduğundan emindi. Tek bir kelime bile etmeden yatakta oturmuş bir şekilde onu izliyordu. Başını biraz geriye yaslamış ve tişörtünün üstüne yapışmasına izin vermişti. Onun montunu çıkarışı, -içtiği herneyse- boğazından aşağı inişi, o adem elmasının hareketi bile hoşuna gidiyordu. Neden yaşlı adamların onu tercih ettiğini gayet iyi anlayabiliyordu. Yanına oturduğunda onun kokusunu daha iyi almaya başlamıştı, ki bu Kyu' yu baştan çıkaran o tatlı kokuydu. Kendine itiraf etmese de bundan fazlasıyla hoşlanıyordu. Gözlerini kapadı kısa bir süreliğine. Sadece onun varlığını hissetmek istemişti .Sanki her an önünden kayıp yok olabilecekmiş gibi geliyordu, bir hayal gibiydi. Gözlerini açtı yavaşça. Önce onun gözlerine kaydı gözleri, ardından da dudaklarına. Ona yavaşça yaklaşırken alkol kokan nefesi bile hoşuna gidiyordu. Dudaklarına dokunduğunda dudakları, daha önce onu hiç böyle nazikçe öpmediğini söyleyebilirdi. Kafayı mı yiyorsun? O bir orospu Kyun Woo. İstediğini yapabilirsin. Mantığına karşı çıkmıştı. Sadece bugünlüğüne de olsa ona iyi davranacaktı. Fazla içtiği için miydi, kimse bilemezdi. Kendisinde olduğu da söylenemezdi. Yavaşça boynuna kaydı öpücükleri.

Oldukça nazik ve sıcaktı, sanki sevgilisinin boynunu öpüyor gibiydi. Yılbaşı ruhunun ona vurduğu söylenebilirdi. Durdu kısa bir süreliğine. " Senden hoşlanmaya başlıyorum. " diye düşüncesizce dudaklarından dökülmüştü bu anlamlı sözler. Ardından gelenler ise bir itiraftı. " Ancak bunu hiç istemiyorum. " İyice kafayı bulduğunun göstergesiydi bu da. Yapamıyordu, ona kötü davranamıyordu. Hatta öyle ki, alkol yüzünden onunla sevişmeyi bile düşünemiyordu. Başını yasladı onun boynuna. Kokusunun ciğerlerini doldurmasına izin veriyordu. İşin kötü yanı, bu boyuna sadece bir saat önce başka bir erkeğin dokunduğunu, az önce öptüğü dudakların bir saat önce başka bir erkek tarafından sömürüldüğünü biliyordu. Canını yakan da buydu ya. Dengesizleşmişti şimdi. Başını kaldırdı ve tekrar ona baktı. Ne yapacağı belli bile değildi ya. Onu yavaşça yatağa yaslarken düşünmüyordu bile. Onun örtünün üstünde dağılan saçları bile hoşuna gidiyordu an itibariyle. Dudaklarına dokundu parmakları. Niye böyle davrandığını bile bilmiyordu, geri çekilmeye fazla niyetli olduğu söylenemezdi. Yavaşça tekrar dokundu dudakları dudaklarına. Sağ elini tişörtünden içeri sokarken dahi onun sıcaklığıyla irkiliyordu bedeni. Sadece bilmek istiyordu, neden sadece o kendisini böyle hissettirebiliyordu?
Yoon Kyun Woo
Yoon Kyun Woo
III. Sınıf | Anyang Lions Kaptanı
III. Sınıf | Anyang Lions Kaptanı

Mesaj Sayısı : 31
Lakap : Kyu.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight. Empty Geri: [ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight.

Mesaj tarafından Yoo Joon Çarş. Ekim 24, 2012 8:28 am

Onun sessiz kalması karşısında yavaşça tuttuğu nefesini bıraktı. Sevmiyordu böyle davranmasını. Onun için vakit geçirilen bir erkek konumunda olmaktan oldukça rahatsızdı. Kyun Woo'ya aşıktı; bunu asla saklayamazdı ama... Onun bu davranışları karşısında her geçen gün içindeki burukluk artıyordu. Sürekli olarak ona iyi davranıyor, istediği şeyleri yerine getiriyor, hatta o söylemeden bir çok şeyi yapmış oluyordu; ama onun kendisine davranışı ciddi anlamda sinirini bozuyordu. Kırgındı, yorgundu ve... Aşıktı. Uzunca kapattı gözlerini ta ki onun kıpırdandığını fark edene kadar... Başını Kyun Woo'ya doğru çevirdiğinde onunla burun buruna gelmiş olmanın verdiği heyecanı dile getiremezdi. Dudakları onun dudaklarıyla buluştuğunda kalbinin yerinden çıkacağını sanmıştı. Kendisine bahşettiği nazik öpücük karşısında hiçbir şey yapmamıştı. İleri gitmek istemiyordu; belki de sadece öpücükle kesecekti bu anı, bilemezdi. Hoş, şu an zamanın durmasını istese de bunun imkansız olduğunu ve sonunda bu davranışın sona ereceğini kendisine alıştırmaya çalışsa da pek başarılı olduğu söylenemezdi. Elini onun boynuna götürmemek için yorganı sıktı. Dudakları ayrıldığında hissettiği sıcaklık yerini soğuğa bırakırken, boynuna kayan öpücükleri karşısında ürpermişti. Ne oluyor bu çocuğa? Kendisini asla öptürmeyen Kyun Woo, kendi rızasıyla Yuu ile öpüşüyor muydu? Aklı mantığı almamıştı. Yutkundu. Onun karşısında eridiğini hissediyordu. Yeni aşık olmuş bir ergenden beterdi şu an ki durumu. Ayağa kalkıp bir fanboy gibi çığlık atıp ellerini çırparak aşık olduğu çocuğa onu sevdiğini söylemek istese de bütün hepsini içine atıyordu. Gülümsedi belli belirsiz bu düşüncesi karşısında fakat bu gülümsemesi, onun dudakları boynundan uzaklaşınca aniden kayboldu. Bu kadar mıydı? Hayal kırıklığı... Alt dudağını üzgün bir şekilde ısırırken Kyun Woo'nun sözleri karşısında az kalsın küçük dilini yutacaktı. B-benden mi hoşlanıyor? KYUN WOO! BENDEN Mİ HOŞLANIYOR?! TANRIM! ÖLEBİLİRİM! CİDDEN! Tüm bedeninin yandığını hissediyordu. Başından kaynar sular dökülmüştü ve bu durum karşısında cidden yapabileceği bir şey yoktu. Gülümsedi. Ben de senden hoşlanıyorum. Dışarıya vuramadığı bu sözlerin ardından onun başını omzuna koymasına, ardından ise kendisini yatağa yatırmasına izin verdi. Daha iki saat önce bir başkasının kolları arasındayken şimdi onunla birlikte olma düşüncesi kasılmasına neden olsa da buna dayanabileceğinden emindi. Kendisinden hoşlandığını söyleyen kişiyle ölene kadar birlikte olabilirdi. Bedeni karıncalanmıştı. Çabuk sevinmişti yine. Büyünün saat on ikide bozulacağını hissediyordu. Yani, Kyun Woo'nun ayıldığı zaman bütün bu yaşadığı duygulu anlar, Yuu'nun anı dolabına gizlenecek ve bir daha asla çıkmayacaktı. Ağırdan alıyordu ve bu hoşuna gidiyordu. Kendine daha fazla hakim olamayarak ellerinin Kyun Woo'nun boynuna götürdü. Dudaklarını onun dudaklarına bastırırken elleri nazik bir şekilde onun vücudundan aşağıya doğru inmeye başlamıştı bile. Kasığına geldiğinde bir süre için duraksadı. Hayır... Fazla erken. Onun pantolonundan vazgeçip kasığından tişörtüne doğru yöneldi. Dilini onun diliyle buluşturduğu an tişörtünü yukarıya sıyırmaya başlamıştı. Kendisine hakim olmakta her geçen saniye zorlansa da bütün işi ona bırakmayı planlıyordu. Bu gün yeterince şey yapmıştı, başka birisiyle. Tekrar birisini zevk içinde boğmak istemiyordu. Özellikle söz konusu Kyun Woo olduğunda bütün her şeyi daha ağırdan almak istiyor, asıl zevki kendisinin tatmasını istiyordu. Tişörtü onun boynuna kadar getirdiğinde istemeyerek de olsa ayırdı dudaklarını. Başından aşağıya doğru sıyırdı yavaşça. Farkında olmadan gözlerini gezdirdi onun vücudunda. Hızlanan kalp atışları, vücudunu basan sıcak... Delirmek üzereydi. Onunla birlikte olmak istiyordu, hem de hemen. Ellerini onun göğsünden yavaşça karın kaslarına doğru indirdi. Yavaşça tırnaklarını onun kaslarına bastırarak ellerini yumruk haline getirirken dudaklarını tekrar onun dudaklarıyla birleştirmeyi unutmadı.
Yoo Joon
Yoo Joon
III. Sınıf | Öğrenci Konseyi Başkan Yard.
III. Sınıf | Öğrenci Konseyi Başkan Yard.

Mesaj Sayısı : 12

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

[ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight. Empty Geri: [ Yılbaşı Partisi ] I wanna sleep tonight, in the midnight.

Mesaj tarafından Yoon Kyun Woo Çarş. Ekim 24, 2012 1:37 pm

Onunla daha önce hiç kendi isteğiyle öpüşmemişti, bunu kesinlikle kabul edebilirdi. Öpüşmenin sadece sevgililere, yani "birbirini seven insanlara" ithaf etmişti kendi çapında. Bu yüzden onu daha önce hiç öpmemiş sayılırdı. Sadece seveceği insanı öpmek istemişti şu zamana kadar. Onunla sevişirken bile öpmemişti onu. Şimdi ise onu öpmenin kalbinde uyandırdığı hislerin akışına bırakıyordu kendisini. Düşününce Yuu ona ne kadar yaklaştıysa Kyu o kadar uzaklaşmıştı ondan. Bunun bir hata olduğunun farkına varıyordu sarhoşken. Kaç insan bir başkası için ölüsü çıkana kadar onun altında kalırdı ki? Yuu' nun bir mazoşist olmadığını farketmiş olmalıydı. Onun ne kadar yorgun göründüğünü farkediyordu şimdi. Bundan hiç hoşlanmıyordu. Onun kendisinden başka bir erkekle yatıyor olduğu gerçeği tokat gibi çarpıyordu Kyu' nun suratına. İşin ilginç yanı ise daha önceleri bunu kabullenmiyor olmasıydı. Onun yüzüne bakarken bile neden bunu yaptığını düşünüyordu. Kaç insan "güzel" bir erkekten hoşlanırdı ki? Üstelik onun bir fahişe olduğu gerçeği de vardı. Bunu kaldıramamıştı. Ona dokunurken bile kaç kişinin ona dokunduğunu, onun kaçıncısı olduğunu merak ediyordu. Yine de duymak istemezdi gerçekleri. Böyle birşey gururunu oldukça kırardı.

Onun her hareketinde öpmek istiyordu onu. Nasıl bu kadar dayanılmaz olduğunu anlayamıyordu işte. O tişörtünü çıkarırken sadece öpücüklerini verebilmişti. Pasif kalmayacaktı bugün. Onun tişörtünü yavaşça çıkarırken gözlerini onun gözlerinden ayırmamıştı. Odanın içindeki sıcaklık düşük olduğu için bir anlığına titremiş olsa da alev alan vücudu bunu örtmeyi başarmıştı. Onun beyaz tenine dokunmayı arzuluyordu. Öyleyse ne duruyordu? Şu an tamamen kendisine aitti. Dudaklarını onun dudaklarından zorlanarak ayırdı ve onları beyaz göğsüne bastırırken eli yavaşça aşağıya indi. Pantolonunun düğmelerini açıyordu şimdi. Kalp atışlarının hızlandığını hissediyordu ve bunun alkolden olmadığının farkındaydı. Dudaklarını geri çektiğinde yavaşça süzdü onu. Kusursuz. Kesinlikle arzuladığı ve arzulayacağı erkek tipiydi. Onun pantolonunu çıkartırken dahi gözlerini kaçırmamıştı onun vücudundan. Kendisinden uzun olan bacakları bile hoşuna gidiyordu. Canını yakmayacaktı bugün. Konuşmak bile istemiyordu. Konuşup bu anın büyüsünü bozmak yapmak isteyeceği son şeydi. Dudaklarını tekrar birleştirdi onunkilerle. Daha önce yapmadığı birşeyi yapacağı da söylenebilirdi. Elini onun boxerından içeri soktu yavaşça. Parmakları istem dışı derecede nazik bir şekilde hareket ediyordu. Onu çıldırtmak istiyordu, onun sadece kendisinden memnun kalmasını istiyordu. Onun dudaklarını dahi yemek istiyordu. Dayanamıyordu. Yavaştan almak istemiyordu hiçbir şeyi. Bir an önce onun kendisine ait olmasını istiyordu.

Parmakları daha aşağıya iniyordu. Kalçalarına vardığında farketmişti durumu. Parmaklarının ne kadar kolay bir şekilde içeri girdiğini farketti. Bu da demek oluyordu ki kendisinden önce gelen adam onu oldukça yormuştu. Derin bir nefes aldı, kesinlikle sinirlerine dokunuyordu. Dudaklarını ısırdı sinir ile. Dayanamıyordu kesinlikle. Onun başka bir adamla yatıyor olduğu gerçeği en sevmediği şeydi. Boxerını çıkarttı yavaşça. Kendi kendine gülüyordu içinden. Alkolün onu bu kadar değiştiriyor olması ve buna karşı koyamaması komik bir şeydi ona göre. Pantolonunu çıkartmak için zahmet bile göstermemişti. Sadece düğmelerini açmış ve kasıklarından aşağı indirmişti. Onun canını yakmamaya oldukça özen göstermişti. Hoş ya, canı çoktan başkaları tarafından yakılmıştı. Hareket etmeden önce biraz bekledi. En değerli parçasıymış gibi dokunuyordu onun vücuduna. Sağ elini onun dudaklarında gezdirdi yakınlaşarak. Gözlerinin içine baktı, sakindi. Oldukça sakindi. Parmaklarını onun dudaklarından çekerek öptü onu nazikçe. Bunları neden böyle yaptığını bilemiyordu. "Hayır, bunu yapmamalıyım. Ona bu şekilde davranamam. Ona değer veremem. Onun hayatındaki bilmemkaçmilyonuncu kişi olamam." dese de karşı koyamıyordu ona. Yine onun kollarında bulmuştu kendini.
Yoon Kyun Woo
Yoon Kyun Woo
III. Sınıf | Anyang Lions Kaptanı
III. Sınıf | Anyang Lions Kaptanı

Mesaj Sayısı : 31
Lakap : Kyu.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz